İSTANBUL (AA) – NURAN ERKUL KAYA – ABD Enerji Kaynakları Bürosu Müsteşar Yardımcısı Geoffrey Pyatt, Washington ve Ankara arasındaki enerji diyaloğunun önemine dikkati çekerek, iki ülke arasında sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), enerji dönüşümü ve küçük modüler nükleer reaktörlerde iş birliği fırsatlarına işaret etti.
Pyatt, Türkiye, Romanya ve Bulgaristan'ı kapsayan ziyaretleri kapsamında geldiği İstanbul'da, enerjide Türkiye-ABD iş birliği, Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş sonrası derinleşen enerji krizi ve bölgesel gelişmelere ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar ve diğer yetkililerle görüşen Pyatt, gaz arzında yaşanan sorunlar, Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş ve enerjide uzun vadeli dönüşüm konusunda ABD hükümetinin Türkiye ile diyaloğuna verdiği öneme dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Ziyaretim sırasında Türk yetkililerle enerji piyasalarındaki istikrar, Washington ve Ankara arasında küresel enerji jeopolitiği ve enerji dönüşümü konularındaki diyaloğun önemi açısından yüksek düzeyde fikir birliği buldum. Türk hükümeti oyunun adının daha fazla rüzgar, güneş, hidroelektrik ve nükleerde özellikle küçük modüler reaktörler olduğu konusunda daha fazla net olamazdı."
– "Türkiye'nin aksine bölgedeki bazı ülkeler gaz tedarikinde Rusya'ya yüzde 100 bağımlı"
Pyatt, Rusya'nın enerji kaynaklarını silah olarak kullanması nedeniyle dünyada bir enerji krizi yaşandığını ve bu krizin yarattığı sorunların enflasyondan emtia fiyatlarındaki artışa kadar dünyanın her köşesinde hissedildiğini söyledi.
Avrupa'nın Rus gaz tedarikine yüksek bağımlılığı nedeniyle bu krizde daha kırılgan hale geldiğini dile getiren Pyatt, şöyle devam etti:
"Avrupa, Rusya'nın bu bağımlılığı kendi avantajına çevirmeye çalıştığının farkında ve krizin olabildiğince çabuk atlatılması için birlikte çalışıyoruz. Eminim ki Rusya'yı artık kimse güvenilir bir enerji tedarikçisi olarak görmeyecek. ABD Başkanı Joe Biden ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in daha önce yaptığı görüşme sırasında ABD'nin Avrupa'ya bu yıl 15 milyar metreküp LNG gönderilmesi kararlaştırıldı. Türkiye dahil Avrupalı tüm partnerlerimizle bu krizin atlatılması için kenetlenmeye devam edeceğiz. Türkiye'nin komşu ülkeleri ve Batı Balkan ülkeleri özellikle gaz krizine karşı daha kırılgan durumdalar. Türkiye'nin aksine bu ülkeler gaz tedarikinde Rusya'ya yüzde 100 bağımlı."
– ABD'li şirketler Avrupa'da LNG altyapı yatırımları planlıyor
Pyatt, ABD'nin Avrupa'ya LNG tedarikinin artmaya devam edeceğini ifade ederek, "ABD bu yıl dünyanın en büyük LNG ihracatçısı olma yolunda ilerliyor. Türk yetkililerden ABD'li şirketlerin LNG alanında Türkiye ile başarılı şekilde çalıştığını ve aynı zamanda şirketlerin yeniden gazlaştırma tesislerini kullanma olanaklarını araştırdığını duyduğuma çok memnunum. Bu alandaki iş birliği, fosil yakıt kullanımını azaltmamızı ve Rusya'nın yarattığı enerji krizini atlatmak için kısa vadede çözümler bulunmasını da sağlıyor." dedi.
ABD'de LNG alanında büyük yatırımlar yapan şirketlerin Avrupa'da LNG altyapı yatırımları planladığını bildiren Pyatt, "Türkiye bu alandaki yatırımlarına birkaç yıl önceden başladığı için şu anda avantajlı. Avrupa Birliği ve komşu ülkeler arasında destekleyici ve iş birliğini artıran altyapılar inşa edilmesi, Rusya'nın enerji kaynaklarını silah olarak kullanmasına karşı yapılabilecek en etkili adımlardan biri." diye konuştu.
– "Nükleere ilgi yeniden canlandı, ABD yeni projeleri destekliyor"
Pyatt, nükleer enerjinin, mevcut enerji krizine karşı çözümün bir parçası olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"ABD Enflasyonu Düşürme Yasası, nükleer enerji açısından çok kritik. ABD Kongresi, ülkedeki nükleer reaktörlerin ömrünü uzatılmasını mümkün kıldı. Nükleer, ABD'nin toplam enerji portföyünün yüzde 20'sini oluşturuyor ve temiz ve sürdürülebilir bir kaynak. Biden yönetimi nükleeri destekliyor. Romanya ziyaretim kapsamındaki konulardan biri de nükleer olacak. Orada devam eden iki büyük proje var. Nükleer enerjide küçük modüler reaktörler çözümün bir parçası olacak. Herkes bu teknoloji için çok heyecanlı. Tabii ki nükleer her derde deva değil, bu projelerin bazıları çok uzun zamanda inşa ediliyor. Küçük nükleer modüler reaktörlerin güvenli bir şekilde hayata geçirilebilmesi konusunda bu reaktörlere yönelik düzenleyici ortamın sağlanması, ABD ve Türkiye arasında birlikte çalışmayı taahhüt ettiğimiz konulardan biri. Aynı zamanda bu projelerin ticari olarak da anlamı olmalı. Şu anda nükleere ilgi yeniden canlandı. ABD hükümeti Avrupa'da nükleerde yeni projeler inşa edilmesi ve piyasaya olabildiğince hızla sürülmesi yönündeki görüşmeleri destekliyor."
– Petrolde 2 milyon varil üretim kesinti kararı "talihsiz"
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun petrol üretimini kasımdan itibaren günlük 2 milyon varil azaltma kararını da değerlendiren Pyatt, ABD yetkililerinin bu karar karşısında hayal kırıklığına uğradığına ilişkin açıklamalarını anımsattı.
Pyatt, petrol piyasaları açısından oldukça talihsiz bir karar olduğunu belirterek, "Bunun vatandaşlarımız için daha fazla zorluklar yaratmaması adına çalışıyoruz. Tam da uluslararası toplumun salgının etkilerinden, ekonomik yavaşlamadan ve Vladimir Putin'in Rusya'yı işgalinin yarattığı şoktan toparlanmaya çalıştığı dönemde alınan bir karar. Bu kararın alınmasında Suudi Arabistan'ın motivasyonuna ve kesintinin piyasalara etkisine ilişkin spekülasyon yapmak istemiyorum." diye konuştu.