İSTANBUL (AA) – HALİL SİLAHŞÖR – Afganistan ile Pakistan güçleri arasında sınırda yaşanan çatışmalar "İslamabad'ın yeni Kabil yönetiminden umduğunu bulamadığı" yorumlarına neden olurken, Pakistan Taliban Hareketi de (TTP) İslamabad için bir risk olarak varlığını devam ettiriyor.
Son dönemde yeniden yoğunlaşan Pakistan-Afganistan sınırındaki silahlı çatışmalarda, iki taraftan da çok sayıda kişi öldü veya yaralandı. Bu olayın nedenlerini ve farklı yönlerini incelemek, Pakistan'ın Afgan Talibanı ile ilişkileri yönünden büyük önem arz ediyor.
Bahsedilen çatışmaların bir kısmının Afganistan'ın önemli ticaret yollarından Spin Boldak-Çemen Sınır Kapısı'nda yaşanıyor olması konunun önemini arttırıyor. Bu kapı, yolcu trafiğinin yanı sıra kuru meyve, halı ve madeni materyaller gibi bazı Afgan ürünlerinin dünyaya ihracı için Pakistan'a sevk edildiği yer.
– Pakistan ordusu ile Taliban savaşçıları arasındaki çatışmanın nedeni
Taliban'a göre, Pakistan güçleri, bu sınır kapısında Afgan vatandaşlarına iyi davranmıyor, saatlerce aç ve susuz bekletiyor, kimliklerinde herhangi bir kusur gördüklerine şiddet uyguluyor. Taliban'ın konuyla ilgili rahatsızlığı ve şikayetleri ise İslamabad yönetimince dikkate alınmıyor.
Pakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Hina Rabbani Khar, 29 Kasım'da Afganistan'ın başkenti Kabil'de Taliban Dışişleri Bakan Vekili Emirhan Muttaki ile bir araya geldi. Bu görüşme, Taliban yönetiminin arabuluculuğuyla, TTP ile Pakistan hükümeti arasında haziran ayında imzalanan ateşkesin bozulmasından bir gün sonra gerçekleşti.
Buna ek olarak, dönemin Pakistan Başbakanı İmran Han da Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesinin hemen ardından "Afganların köleliğin prangalarını kırdığını" söylemişti. Pakistan, Taliban'ın Afganistan'daki zaferini kendisi için "stratejik bir başarı" olarak görürken, Durand sınır anlaşmazlığı ve Afgan Talibanı'nın Pakistan'da kendisine yakın çevreleri desteklemesine ilişkin iddialar bu iyimserliğe gölge düşürdü.
– Durand sınır hattında son dönemde yaşanan gerginlik
İsmini İngiliz diplomat Henry Mortimer Durand'dan alan 2 bin 670 kilometre uzunluğundaki sınır, 1893'te Durand ile dönemin Afganistan Emiri Abdurrahman Han arasında imzalanan anlaşmayla, İngiliz kontrolündeki Hindistan ile Afganistan arasında sınır hattı olarak belirlendi. 1947'de Pakistan'ın kurulmasından sonra, Afganistan yöneticileri, bu anlaşmanın sadece bir asırlık süre için imzalandığını ve geçerliliğinin sona erdiğini açıkladı.
Durand Hattı, Pakistan ve Afganistan'daki Peştun kabileleri arasındaki bağlantıyı kesiyor. Pakistanlı Pencabiler ve Peştunlar, Durand Hattı'nda yaşayan iki ana etnik grup. Peştunlar, Pakistan nüfusunun yaklaşık yüzde 15'ini oluşturuyor ve sayıları Afganistan'dakilerden daha fazla.
Pakistan'ın aksine, Taliban dahil olmak üzere Afgan yöneticilerinden hiçbiri şu ana kadar Durand Hattı'nı yasal bir sınır olarak kabul etmedi.
– Pakistan'ın çit ve sınır karakolları oluşturma girişimi
Pakistan'ın son yıllarda tartışmalı bölge boyunca çitler ve sınır karakolları inşa etme çabaları, güçlü Afgan direnişiyle karşılaştı. Geçen yıl Taliban üyeleri, Pakistan ordusunun Nangarhar'ın doğusunda ve Durand Hattı yakınındaki dikenli tellerini imha etti.
Yine geçen yıl, Durand Hattı boyunca Afganistan'ın doğu ve güney bölgelerinde Taliban savaşçılarıyla Pakistan ordusu arasında çok sayıda çatışma yaşandı. Afganistan'ın doğusundaki Paktiya vilayetinin Dand Patan bölgesine bağlı Harlaçi sınır köyü kırsalında Kasım 2022'de açılan ateş sonucu 1 kişi öldü, 14 kişi yaralandı.
Pakistan medyasına göre, Afganistan sınırında ve Kerem Hayber Pahtunhu ilçesine bağlı Berki bölgesinde çıkan çatışmalarda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 7 kişi öldü.
13 Kasım'da da Afganistan'ın Spin Boldak sınırında bir Pakistan askeri, silahlı bir kişi tarafından öldürüldü. İslamabad yönetimi, saldırgan tutuklanıp Pakistan'a teslim edilene kadar iki taraf arasındaki sınırın kapatılacağını duyurdu. Ayrıca Pakistan güçleri, Paktiya vilayetine bağlı Dand Patan bölgesini bombaladı ve bu bölgenin sakinlerinden birçoğunu yerinden etti. Paktiya vilayetinde de Pakistan yönetiminin protesto edildiği gösteri düzenlendi.
Taraflar, anlaşmazlıkları çözmek için bir ortak komite oluşturdu. Taliban, bu sorunu diyalog yoluyla çözmek için 15 aşiret büyüğünden oluşan bir komite kurdu. Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Topraklarımızı ve sınırlarımızı koruma niyetindeyiz. Ortak komite gelecekte bu tür olayların tekrarlanmasını önlemeye çalışacaktır." ifadelerini kullandı.
– Afgan Talibanı, TTP'yi destekliyor mu?
TTP militanları, 2007'den bu yana Pakistan'da çok sayıda ölümcül saldırı düzenledi. 2014'teki Peşaver askeri okulu saldırısından sonra ordu, Pakistan'daki TTP sığınaklarını yok etti ve grubun birçok üyesi Afganistan'a kaçtı. İki grup arasındaki irtibatın boyutu net olmasa da Taliban Kabil'in kontrolünü ele geçirdikten sonra Afgan hapishanelerinden birkaç TTP yöneticisini serbest bıraktı.
TTP'nin 2021 yılında saldırılarının artması, Pakistan için ciddi bir sorun haline geldi. İslamabad, yıllardır bu grubun isyan nedenini "Afganistan'daki yabancı güçlerin varlığı" olarak görüyordu. Taliban'ın Ağustos 2021'de Kabil'de iktidara gelmesiyle TTP savaşçılarını da dizginlemesi bekleniyordu ancak bu gerçekleşmedi.
Aksine o zamandan beri TTP'nin "cihat" eylemleri hızla arttı. Örneğin, geçen yıl 2020'ye kıyasla yüzde 56'lık bir artışla 294 saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırılar çoğunlukla Pakistan'ın kuzeybatısındaki aşiret bölgelerinde ve güneybatısındaki Beluçistan eyaletinde gerçekleştirilirken, saldırılarda güvenlik güçleri, siviller, Çinli işçiler ve Çin'in İslamabad Büyükelçisi de hedef alındı.
– Pakistan, Afgan Talibanı'nın zayıf tepkisi nedeniyle endişeli
Pakistan'ın Nisan 2022'de Afganistan'ın doğu bölgelerine düzenlediği hava saldırıları, İslamabad'ın Taliban'a ilişkin ümitsizliğinden kaynaklanıyordu. İslamabad yönetimi, bu saldırıların sorumluluğunu üstlenmese de basında çıkan haberler, Pakistan ordusunun Durand Hattı boyunca TTP unsurlarını hedef aldığını gösteriyor. Afganistan'ın Host ve Kandahar vilayetlerinde düzenlenen gösterilerde ise bu saldırıların kurbanlarının siviller olduğu ifade edildi. Taliban yönetimi de Pakistan'ın Kabil'deki büyükelçisini çağırdı ve komşularının "saldırganlıklarına" müsamaha göstermeyeceğini belirtti.
TTP her zaman, Taliban'ın Afganistan'daki başarısı ve yayılmasının ardındaki etken olduğunu iddia etti. Dönemin Taliban lideri Molla Muhammed Ömer, ABD ve ABD'nin Afganistan'daki müttefiklerine karşı yürüttüğü savaşta TTP'nin desteğini istemiş, aralarında Beytullah Mehsud'un da bulunduğu TTP'nin üst düzey komutanları, söz konusu örgüt 2007'de kurulmadan önce Afganistan'da Taliban'ın yanında savaşmıştı. TTP, savaşçılarını Pakistan'dan Afganistan'a göndermiş ve Taliban ile ortak saldırılar gerçekleştirmişti.
Ancak aradan geçen zaman TTP stratejisinde önemli bir değişikliğe neden oldu. Grup, 2018 yılında "Küresel Cihat" stratejisini resmen terk ederek Afganistan'da "Büyük Cihat" çağrısında bulundu ve yalnızca Pakistan'a odaklanmaya karar verdi.
– Durand Hattı'nın her iki yakasındaki Peştunların birliğini sağlamanın Taliban için önemi
Pakistan-Afganistan sınırını üs edinen radikal İslami gruplar arasında TTP, etnik köken olarak Peştun olmaları ve akrabalık bağları dolayısıyla Afgan Talibanı'na daha yakın. Bu nedenle İslamabad yönetimi, Taliban'a TTP'ye karşı harekete geçmesi için baskı uygulama konusunda kararlı.
Yeni dönem Afgan Talibanı ise Pakistan'a pek yaklaşmadı ve bu ülkenin taleplerini hayata geçirmek için fazla bir adım da atmadı. 21 yıl öncenin Talibanı, Usame bin Ladin'i "Peştunların geleneksel yasalarının ihlali" olarak gördüğü için uluslararası kurumlara teslim etmeyi reddetmişti. Dolayısıyla, bugünün Talibanı'nın da TTP'deki Peştun kardeşlerini Pakistan'a teslim etmesi pek olası gözükmüyor. Çünkü Peştunların birliğini korumak Afgan Talibanı için önemli.
Ancak Afgan Talibanı, TTP ile Pakistan hükümeti arasında kısa vadeli bir ateşkes sağladı. Pakistan, son 20 yıldır verdiği desteği göz önünde bulundurarak Taliban yönetiminin TTP'yi İslamabad'la barış anlaşması imzalamaya zorlayacağını umuyordu ancak DEAŞ/Horasan örgütüyle mücadelesi nedeniyle Taliban bunu yapmadı. Afgan Talibanı TTP'yi Pakistan ile bir pazarlık aracı olarak kullanıyor ve onu zayıflatma yoluna gitmiyor.
– İslamabad, Pakistan Talibanı'nın artan tehditlerinden endişeli
Pakistan, iç siyasi çalkantılarla karşı karşıya. Şahbaz Şerif hükümeti ekonomik kriz, askeri liderliğin değişmesi, İmran Han'ın erken seçim yürüyüşleri gibi sorunlarla boğuşuyor. Durand Hattı boyunca sık sık yaşanan gerilimler ve Pakistan Talibanı'nın artan tehditleri de İslamabad hükümetinin sorunlarına yenilerini ekliyor.
Bu nedenle, Pakistan hükümetinin güvenlik sorunlarını ele almak için komşusuyla temasa geçmesi şaşırtıcı değil. Durand Hattı'nın çitle çevrilmesine karşı çıkmak ve TTP'yi desteklemek, Taliban'ın Afganistan'daki tabanını özellikle Pakistan karşıtı Peştunların çoğunlukta olduğu bölgelerde gücünü artıracağı değerlendiriliyor.
Buna karşın Taliban'ın bu stratejisinin sürekliliği kesin görünmüyor. Çünkü karayla çevrili Afganistan'ın, insani yardım alma ve uluslararası meşruiyet kazanma açısından Pakistan'a ihtiyacı var.
Başta Hakkaniler ve TTP olmak üzere Taliban içindeki belirli gruplarla yüzleşmek ve sorunların çözümü için Kabil'e bel bağlaması da İslamabad yönetimini diyalog ve müzakereye zorluyor.