DOLAR 34,2158 0.03%
EURO 36,8090 0.09%
ALTIN 2.925,98 0,04
BITCOIN 2573387 5,14%
Yalova
12°

AÇIK

06:06

İMSAK'A KALAN SÜRE

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 2023 yılı bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

ABONE OL
Kasım 2, 2022 17:20
Avatar
0

BEĞENDİM

ABONE OL

TBMM (AA) – AK Parti Kadın Kolları Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, "AK Parti olarak hem kadın hakları için mücadele edeceğiz, ediyoruz hem de ailenin bütünlüğünün korunması için düzenlemeler getireceğiz, yanlış uygulamaları kaldıracağız." dedi.

Milletvekilleri, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 2023 bütçesi üzerinde söz aldı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, 2022 bütçe teklifinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesinin, merkezi yönetim bütçesinin 3,77'sine karşılık geldiğini, geniş alana sahip bir bakanlığın bütçesinin bu kadar düşük olmasının doğru olmadığını o zaman da söylediğini anlattı. Karaca, bakanlık bütçesinin, 2023 merkezi yönetim bütçesinin 2,98'ine karşılık geldiğini aktardı.

Bütçede sosyal yardımların tamamının 258,4 milyar lira, faiz lobilerine ayrılan payın ise 565,6 milyar lira olduğunu savunan Karaca, "Faize ödenecek para, bakanlığınızın sosyal yardımlara ayırdığı paranın iki katı Sayın Bakan." diye konuştu.

Karaca, ihtiyaç sahiplerinin alacağı sosyal yardımın, ödeyeceği faiz borcunun kat kat altında olduğunu ileri sürerek, "Bu bütçe, ülkemizde derin ekonomik buhranın neden olduğu derin yoksulluğu çözecek bir bütçe değil, faiz lobilerini daha da zenginleştirecek bir bütçedir." ifadelerini kullandı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın sunum yaparken sosyal yardımların arttığına dair vurgu yaptığını iddia eden Karaca, şöyle devam etti:

"Sosyal yardımları artırmak sosyal devlette övünülecek bir durum değildir, bence hesap verilecek bir durumdur. Çünkü sosyal yardımlardan önemli olan, sosyal yardım alan yoksul vatandaş sayısını azaltmaktır. 2002'de 1 milyon hane sosyal yardım alırken şimdi 6 milyona yaklaşmış neden övünüyorsunuz? Bence övünmek yerine burada hepimizden özür dilemelisiniz, halktan özür dilemelisiniz."

Konut yardımında 3 çocuk şartının, ihtiyaç sahibi kadınların bu yardımdan faydalanamayacağı anlamına gelip gelmediğini soran Karaca, "Kadınlar kuluçka makinesi değildir, kadınlar insandır, kadınlara insan gözüyle bakın." ifadelerini kullandı.

– "Faiz ve seçimin bütçesi"

HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, bu bütçenin diğer bütçeler gibi halkın, kadınların, çocukların, engellilerin, yoksulların değil, faizin ve seçimin bütçesi olduğunu iddia etti.

Başaran, AK Parti'nin seçime giderken bir taraftan yaptığı yanlışların sorumluluğunu toplumun sırtına yükleyerek büyük bir faiz bütçesi hazırladığını, bir taraftan da seçimin bütün yükünü toplumun sırtından gidermeye çalıştığını ileri sürdü.

Bütçenin tümünde kadının adının yer almadığını savunan Başaran, bütçeyi kadınların bütçesi haline getirmenin çok zor olmadığını ancak iktidarın bunu istemediğini iddia etti.

– Anayasa değişikliğine destek

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, aile kurumunun, milli ve manevi değerlerin korunması, yaşatılması, gelecek nesillere aktarılmasında, milli bütünlüğün ve dayanışmanın pekiştirilmesinde büyük önem taşıdığına işaret etti. Kalaycı, aile kurumunun güçlendirilmesini amaçlayan politikaların geliştirilmesi ve aileye yönelik hizmetlerin kalitesinin, etkinliğinin artırılması gerektiğini dile getirdi.

Aileyi ve sosyal fonksiyonlarını zayıflatıcı unsurların ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan Kalaycı, "Bu kapsamda, gündeme gelen başörtüsünü anayasal güvenceye kavuşturmayı ve aile müessesesini korumayı amaçlayan anayasa değişikliğini MHP olarak destekliyoruz. Cumhurbaşkanı'mızın hayırlı teşebbüsüyle ortaya konulan anayasa değişikliğine Meclis'teki bütün siyasi partilerin destek vermesini de bekliyoruz; bu, bir yandan da samimiyet testi olacaktır." ifadesini kullandı.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair düzenlemelerin etkin uygulanması ve kadına yönelik şiddet konusunda toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini vurgulayan Kalaycı, kadınların çalışma hayatına katılımlarının artırılmasının da ülkenin sürdürülebilir kalkınması ve refahın adil şekilde paylaşımı açısından kritik öneme sahip olduğunu anlattı.

Kalaycı, kamu harcama politikaları, ücret politikaları ve sosyal yardım politikalarına ilave olarak sağlanan yapısal dönüşümler sonucunda Türkiye'de gelir dağılımı göstergelerinde nispeten iyileşme sağlandığını dile getirdi.

İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, merkezi bütçeden bakanlığa ayrılan oranın yüzde 3,35 olduğunu belirterek, bunun yetersiz olduğunu ifade etti.

AK Parti'nin 20 yıllık iktidarında halkın geniş kesiminin yoksulluk içinde bulunduğunu ileri süren Cesur, Türkiye'nin OECD üyeleri arasında gelir dağılımı adaletsizliğinin en yüksek olduğu dördüncü ülke olduğunu söyledi.

Cesur, sosyal devlet olmanın gerekliliğinin, yoksulluğu yönetmek ve sürdürmek değil, bitirmek olduğunu ifade etti.

Engellilerin toplumsal hayata katılımı ve özel eğitim programına 2023 yılı bütçesi için ayrılan ödeneğin 59 milyar lira olduğunu belirten Cesur, bunun artırılması gerektiğini söyledi.

– Sosyal yardımların artması

AK Parti Kadın Kolları Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, 2009'a kadar Türkiye'nin "orta gelişmiş insani gelişmişlik" endeksiyle ölçüldüğünü, 2009'dan sonra "yüksek insani gelişmişliğe", 2021'den sonra da "çok yüksek insani gelişmişlik" düzeyine ulaşıldığını anlatarak, "BM raporları ve Dünya Bankası verileri üzerinden söylüyorum. Lütfen konuşurken öyle kulaktan dolma verilerle ya da kulaktan dolma tanımlarla siyaseti karıştırmayın." dedi.

Sosyal yardım kaleminin 4'ten 50'ye çıkartılmasının, yoksulluğun arttığını göstermeyeceğini vurgulayan Keşir, refah arttıkça yeni yardım kalemleri oluştuğunu söyledi. Keşir, "50 kalem sosyal yardım, refahın tabana yayıldığı anlamına gelir." diye konuştu.

Türkiye'de engellilerle ilgili yasanın 2005'te AK Parti iktidarınca çıkarıldığını anımsatan Keşir, engellilerin istihdama katılım oranının da arttığını dile getirdi.

Keşir, AK Parti iktidarından sonra pozitif ayrımcılığın geldiğine değinerek, üniversite çağındaki kız çocuklarının üniversiteleşme oranının yüzde 49 olduğunu söyledi.

Eğitim arttıkça kadınların istihdamının arttığına işaret eden Keşir, 2005'te TCK'de yapılan düzenlemeyle töre, namus saikiyle işlenen cinayetlerin yok denecek kadar azaldığını vurguladı.

Keşir, elinde silah bulunan terör örgütü üyesi kız çocuklarının fotoğrafını da göstererek, şunları kaydetti:

"PKK'nın kadın ve çocuk cinayetlerine değinmeyen herkese söylüyorum bunu. Bugüne kadar kadına şiddetle ilgili mangalda kül bırakmayanlar BM raporlarına, uluslararası af örgütü raporlarına giren bu cinayetleri, çocuk cinayetlerini, intiharları, istismarları, tecavüzleri bir kere olsun konuşmadılar ve görmediler; bu iki yüzlülüktür. Bunlardan bahsetmemek iki yüzlülüktür, kadına yönelik şiddetle mücadelede samimiyetsizliktir. 15 yaş altı kız çocuklarından bahsediyorum. Onun için bugün sınır ötesi operasyonlar dahil, yapılan bütün operasyonlar, terörü bitirmek için yapılan tüm operasyonlar bu kız çocuklarını da kurtarmak için yapılan operasyonlardır, kadın haklarıyla ilgili mücadeledir."

Kadına şiddete yönelik çalışmaları da anlatan Keşir, sözlerini, "Biz AK Parti olarak hem kadın hakları için mücadele edeceğiz, ediyoruz hem de ailenin bütünlüğünün korunması için düzenlemeler getireceğiz ve yanlış uygulamaları kaldıracağız. İkisi için de aynı anda kararlılıkla politikalarımızı sürdüreceğiz." diyerek tamamladı.

En az 10 karakter gerekli