ANKARA (AA) – AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 2023'te uygulanacak asgari ücrete ilişkin, "İmkanlar içerisinde asgari ücretli vatandaşlarımızı birtakım sıkıntılarla baş başa bırakmayacak en etkili yöntem üretilmeye çalışılmıştır." dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu.
Toplantıda sosyal yardımlarla ilgili gelinen noktayı değerlendirdiklerini belirten Çelik, teşkilat başkanlığının da çalışmaları hakkında değerlendirmeleri olduğunu söyledi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çelik, bugün açıklanan asgari ücrete ilişkin, "İmkanlar içerisinde asgari ücretli vatandaşlarımızı birtakım sıkıntılarla baş başa bırakmayacak en etkili yöntem üretilmeye çalışılmıştır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "bu rakamların herhangi bir şekilde birileri tarafından fırsatçılıkla suistimal edilmesine, eritilmesine müsaade edilemeyeceğine" yönelik sözlerini anımsatan Çelik, "Bu konu dinamik bir şekilde takip edilecek. Cumhurbaşkanımız gerekirse seçim sonrası bu konuyla ilgili ihtiyaç duyulursa yeni bir düzenlemenin de güncellemenin de yapılacağını ifade etti. Asgari ücretli vatandaşlarımızın içinde bulundukları durum, bize ilettikleri görüşler, değerlendirmeler bizim her zaman birinci gündem maddemiz. Herkes için hayırlı olmasını diliyorum." ifadelerini kullandı.
İşverenlere verilecek destek paketine ilişkin yasal düzenlemede takvimin ne olacağına ilişkin olarak da Çelik, "Bu yasal düzenleme ile ilgili teklif, bugün yüce Meclise gönderilecektir. Araya yılbaşı tatili giriyor. Ondan sonra ivedilikle, yüce Meclisin takdiri tabii, gündeme alınacağını tahmin ediyorum." diye konuştu.
– "Hiç kimse hakikatin örtbas edileceğine dair bir kuşkuya kapılmasın"
Çelik, 6 yaşındaki çocuğa istismar iddiası konusunda AK Parti'nin yeterince tepki göstermediği yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine, bunun insanlık dışı, lanetlenmesi gereken ve asla affedilmeyecek bir suç olduğunun belirtti.
Ömer Çelik, şöyle konuştu:
"Bunu kim yaparsa yapsın, bu ahlaksızlığı, bu zalimliği, bunun karşısında oluruz. Sıfatı, aidiyeti, kim olduğu hiç önemli değil. Buna izin veren, gerçekleştiren, şahit olan kim varsa hesap vermelidir. Bunu ne dinimiz, ne insanlık vicdanı kabul eder. Bu dinimiz açısından da insanlık vicdanı açısından da en güçlü şekilde reddedilmesi, mahkum edilmesi gereken bir durumdur. Biz son derece güçlü bir tepki verdik ve ilk andan itibaren de bu tepkimizin arkasındayız ve takipçisiyiz."
Hiç kimsenin İslam dinini ve değerlerini böyle lanetli eyleme alet etmemesi gerektiğine işaret eden Çelik, "İlk andan itibaren bunu lanetledik. Devletin başı olarak Sayın Cumhurbaşkanımız bu lanetli eylemle ilgili görüşünü açık şekilde ortaya koydu ve şimdi bu lanet eylemle ilgili olarak adı geçenlerin tutuklandığını biliyoruz. Bundan sonrasında da süreci takip edeceğiz. Hiç kimse hakikatin örtbas edileceğine dair bir kuşkuya kapılmasın." diye konuştu.
Bu süreçte mağdurun yalnız bırakılmadığını dile getiren Çelik, "Böyle lanetli ve çirkin bir eylemde sorumluluğu kimin varsa Allah belasını versin, lanetliyoruz, hukuk da inşallah cezasını verecektir." dedi.
Afganistan'da Taliban'ın kız öğrencilere yönelik üniversitede eğitim yasağının anımsatılması üzerine Çelik, "Kız çocuklarını eğitimden mahrum etmek demek, sadece kadınları değil, bütün insanlığı cehalete mahkum etmek, karanlığa mahkum etmek demektir. Hiçbir kimsenin buna hakkı yok. Ayrıca kendi üniversitelerindeki kız öğrenciler, kızlar, oradaki arkadaşları, kız öğrenci arkadaşları, üniversiteye sokulmadığı için o üniversiteyi terk eden erkek öğrencileri ve öğretim üyelerini de tebrik ediyoruz. İnsanlığı hiç kimse böyle bir cehaletle baş başa bırakmaz." değerlendirmesini yaptı.
Bunu hiçbir şekilde kabul etmediklerini belirten Çelik, bu kararın düzeltilerek, kız çocuklarına sağlıklı bir şekilde eğitim öğretim imkanının sağlanması gerektiğini ifade etti.
– "Arabesk filmlere benzemeye başladı"
Ömer Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıklamaları ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "baba-oğul" benzetmesine ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biraz arabesk filmlere benzemeye başladı. O, onu seviyor, öteki onu daha çok seviyor, bir aile ilişkisi ortaya çıkıyor, burada vahşet, dehşet, dram, her şey bir arada. Tabii bu gerçekten çok apolitik ve garip de bir tablo ama nihayetinde tabii bir siyasi parti içerisinde bu kadar çok 'Ben sana sahip çıkıyorum', öteki 'Ben sana sahip çıkıyorum' gibi bir yaklaşım ortaya koyma ihtiyacı, hissediyorsa biz Türkiye'deki siyaseti gözlemlememizden zaten biliyoruz ki burada bir cari açık var ki sık sık bu cari açığı kapatmak için bu söylem kullanılıyor."
Çelik, altılı masada bir bütünsellikten bahsedilemeyeceğinin görüldüğünü söyledi. Bir siyasi partinin genel başkanı ya da genel başkan yardımcılarının belediye başkanının miting çağrısını sosyal medyadan duymalarının, mitingin onlardan habersiz planlanmasının "bütün tabloyu gösterdiğini" dile getiren Çelik, "Gerçekten son derece absürt bir tabloyla karşı karşıyayız. Bütün vatandaşlarımızın da gördüğü gibi buradan, bu tartışmalardan Türkiye için bir vizyon çıkmıyor. Bu bir siyasetsizleşmedir, bu bir anti siyasettir. Yani kendi meselelerini çözememiş olanların, Türkiye meselelerini çözmeye talip oldukları gibi bir iddianın ne kadar boş bir iddia olduğu bir kere daha görülmüş oluyor." ifadelerini kullandı.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in grup toplantısındaki "ahmaklar" söylemine ilişkin görüşleri sorulan Çelik, bu yakıştırma ve üslubun hoş olmadığını söyledi. Akşener'in sözüne altlık oluşturacak bu sözü hangi AK Parti yetkilisinin söylediğini soran Çelik, "Kendisine bu bilgileri kim veriyor, onu da bilmiyoruz. Nihayetinde böyle bir şey de söylenmedi hiçbirimiz tarafından ama Sayın Cumhurbaşkanımızla ilgili olarak etrafını, kişiler sürüsü sarmış gibisinden gariz bir ifadenin, böyle argo bir ifadenin kullanılması son derece yakışıksız olmuştur." dedi.
– "Devleti yeniden inşa etme süreci ne demektir?"
Altılı masa hakkında eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın sosyal medyadan yaptığı açıklamaya ilişkin soruya da Çelik, altılı masanın nasıl hareket etmesi gerektiğine dair HDP kesiminden pek çok beyan geldiğini söyledi. Burada ikili bir tavır olduğunu belirten Çelik, "Bunlardan bir tanesi şu, HDP'den altılı masaya, 'bizi resmen burada bir ortak kabul etmiyorsanız, bizden oy istemeye de gelmeyin' gibi bir yaklaşım var. Öbür taraf buna sessiz kalıyor, sanki onları resmi ortak değil de fiili ortak gibi konumlandırmaya çalışıyor." diye konuştu.
Çelik, buradaki en önemli meselenin milletin karşısına şeffaf çıkmak olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Şimdi bu ifadelerde altılı masaya yön verme, altılı masanın içinden bir yetkiyle konuşma şeklinde bir şey ve bu uzun zamandır devam ediyor. Bu tip ifadeler kullanıldığı zaman da altılı masadan daha pozitif karşılıklar geliyor. O açıklamada bir başka bölüm var, asıl altılı masanın ona cevap vermesi lazım. Devleti yeniden inşa etme sürecinden bahsediyor. Bu devleti yeniden inşa etme süreci ne demektir? Altılı masa bu kavramsallaştırmaya ne diyor?"
"Aranızda koltuk kavgası yapmayın" ifadesini, "PKK'nın birtakım sosyal örgütlenmelerini nasıl konumlandırdıklarını" altılı masanın nasıl değerlendirdiğini soran Çelik, "Altılı masadakiler bunlara ne diyorlar? Çıksınlar, buna cevap versinler. Bunlara açık, net, herhangi bir takiye yapmadan cevap verildiği zaman ortaya çıkacak tablonun çok vahim bir tablo olduğunu net bir şekilde görüyorum." dedi.
Çelik, herkesin yeni yılını da tebrik ederek, "İnşallah yeni yıl, ülkemize daha büyük iyilikler, daha iyi zaferler, daha güzel hedeflere ulaşacağımız birtakım imkanlar sunar." temennisinde bulundu.
(Bitti)