RAMALLAH (AA) – KAYS EBU SEMRA – Filistinli uzmanlar, işgal altındaki Batı Şeria'da son haftalarda artan gerginliğin Filistinli ve İsrailliler arasında yeni bir çatışma olasılığının göstergesi olduğunu ifade ediyor.
Uzmanlar ayrıca olaylarda ön saflarda yer alan gençlerin, siyasilere ve onların çözümlerine olan güvenini kaybettiğini ayrıca İsrail'in gücünden korkmadığını bu nedenle silahlı direnişi benimsediğini savunuyor.
İsrail güçleri, son haftalarda Batı Şaria'nın Nablus, Cenin ve Tubas kentlerine odaklanan ve çok sayıda Filistinlinin öldürüldüğü veya gözaltına alındığı bir dizi baskınlar gerçekleştiriyor.
Batı Şeria'nın çeşitli noktalarına baskın düzenleyen İsrail askerleri ile bölge sakinleri arasında zaman zaman olaylar çıkıyor. İsrail askerleri, kendilerine molotofkokteyli ve taş atan Filistinlilere karşı göz yaşartıcı gazın yanı sıra gerçek ve plastik mermi kullanıyor.
– İsrail'in Batı Şeria endişesi
Yediot Ahronot gazetesinde konuya dair bir yazı kaleme alan İsrailli analist Ron Ben-Yishai, Batı Şeria'nın adeta patlamaya hazır bir bomba olduğuna dikkati çekti.
İsrailli yazar, "Artık bir sorun, İsrail ordusunu ve İç İstihbarat Teşkilatı Şabak'ı (Şin-Bet), İran nükleer anlaşmasından ve hatta Lübnan Hizbullahı Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın uyarılarından daha fazla ilgilendiriyor." ifadelerini kullandı.
Yishai, yazısında üst düzey bir güvenlik kaynağının "Batı Şeria'da özellikle kuzeyde, kaynama durumunun artmakta olduğunu, gelişebileceğini ve şiddetli bir halk ayaklanmasına dönüşebileceğini dolayısıyla güvenlik kurumlarının hazırlık yapması gerektiğini not ediyoruz. Bu tür gelişmeleri engellemeye çalışın." şeklindeki ifadelerine yer verdi.
– İdari tutuklamalarda son günlerde artış yaşanıyor
Filistinli yazar Muhammed Ebu Allan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail medyasında yer alan haberlere göre, Batı Şeria'nın silahlı direnişin gelişme sahası olduğu ve İsrail gündemini önemli ölçüde meşgul ettiğini kaydetti.
İsrail'in gerginliğin artmaması için Arap ülkelerinden yardım isteyeceğini savunan Ebu Allan, "İsrail güvenlik birimleri Batı Şeria'yı özellikle kuzeyini en patlayıcı ve rahatsız edici arena olarak görüyor." dedi.
Ebu Allan, İsrail'in Batı Şeria'nın bir protesto dalgasına tanık olacağını öngördüğünü belirterek, bu durumu Filistin'deki yeni neslin İsrail'in gücünden korkmamasına, birinci ve ikinci İntifada'yı da yaşamamış olmasına bağladı.
İsrail'in, özellikle idari (yargısız) tutuklamalar yoluyla Filistinlileri caydırmak için çalıştığına dikkati çeken Ebu Allan, İsrail'in saldırıları önlemek için başvurduğu "tedbir" niteliğindeki idari gözaltıların sayısında ciddi artış olduğunu vurguladı.
Filistinli yazar, İsrail'in baskınları karşısında yeni neslin örgütlü hareket etmediğini ve güvenlik servislerinin onları izlemesinin zor olduğunu aktardı.
Ebu Allan bu nedenle İsrail güvenlik güçlerinin birtakım zorluklarla karşı karşıya olduğu değerlendirmesinde bulunarak, İsrail basınında da yeni neslin İsrail'le herhangi bir barış sürecine güveninin olmadığı yönünde haberlerin yayımlandığını hatırlattı.
– İsrail'in zayıf noktası
El-Halil Üniversitesi Siyasal Bilimler Öğretim Üyesi Bilal eş-Şevbeki de İsrail tarafından hazırlanan güvenlik raporlarında bir ayaklanma olması halinde kontrol edilmesi güç olduğu için Batı Şeria'nın İsrail'in "en zayıf güvenlik noktası" olduğunun devamlı vurgulandığını dile getirdi.
İsrail'in, izlenebilecek bir örgüt şeklinde görünmeyen Filistin direnişini büyük bir tehlike olarak gördüğünü söyleyen Şevbeki, halkın Filistin direnişine sempati duymasından da endişe duyduğunu sözlerine ekledi.
– "Filistinliler siyasi yola güveni kaybediyor"
Ramallah merkezli Yebbus Siyasi Araştırmalar Merkezi Direktörü Süleyman Bişarat, Batı Şeria'yı yeniden bir direniş arenasına dönüştürme olasılığını gösteren bir dizi neden olduğuna inandığını kaydetti.
Bişarat, bu nedenler içinden en öne çıkanının ise "Filistinlilere haklarını vermeye dayalı bir siyasi ufkun bulunmayışı" olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Halkın da bu konuda umudunu yitirdiğini aktaran Bişarat, ümitsizlik durumunun barış sürecinin ilkesine inanan tabakanın saflarında da yayılmaya başladığını aktardı.
Bişarat, şunları kaydetti:
"Batı Şeria'daki Filistin şehirlerine yönelik günlük yapılan baskınların yanı sıra yerleşimcilerin baskınlarından kaynaklı kötüleşen güvenlik gerçeği, Filistin'de bir meydan okuma durumu oluşturuyor.
Filistinli gençleri, bu ihlallere karşı koyacak bir güç aramaya iten sürekli bir endişe var. Yeni nesil her türlü siyasi yola güvenini kaybetti. Dolayısıyla artık silahlı direnişi benimsiyor."
Son olarak da Bişarat, "İşgalin yarattığı iç baskı nedeniyle Filistin gençliğinin iş fırsatları, eğitim ve istihdam gibi geleceğe dair beklentisi de yok oldu." ifadelerini kullandı.