ANKARA (AA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye artık iyi eğitimli evlatlarının kariyer için yurt dışına gittiği değil, yurt dışında eğitim gören evlatlarını kendine çeken bir cazibe merkezi olmuştur." dedi.
Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "e-İnsan Programı"nda yaptığı konuşmada, Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Hedefleri ile uyumlu yürütülen çalışmalarla fırsat eşitliği, şeffaflık, hesap verebilirlik, yenilikçilik ve liyakat gibi değerleri esas alan bir insan kaynağı kültürü oluşturmanın peşinde olduklarını söyledi.
İnsan Kaynakları Ofisi tarafından geliştirilerek uygulamaya konulan sistemlerin yerli ve milli hazırlandığını dile getiren Erdoğan, atılan her adımda gençlerin ve çalışanların umutlarını güçlendirecek, öz güvenlerini yükseltecek, becerilerini ve yetkinliklerini artıracak, devleti ve özel sektörü başarıdan başarıya taşıyacak "Yetenek Yönetim Modeli"nin inşasının hedeflendiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millet Kütüphanesi'nin dünyada müstesna kütüphanelerden bir tanesi olduğunu belirtti.
Tüm imkanlara sahip Millet Kütüphanesi'nin 24 saat, 7'den 70'e tüm vatandaşlara hizmet verdiğini aktaran Erdoğan, kütüphaneyi gezen dünya liderlerinin "Projeyi bize de verir misiniz?" dediğini, kendilerinin de "Projeyi verebiliriz." yanıtını verdiklerini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilmi ve Millet Kütüphanesi gibi projeleri "tüm insanlığa has" olarak düşündüklerini ve bunların "insanlığın emrinde olduğunu" söylediklerini kaydetti.
– "İlmi tahsil etmek için artık hocalarımızı seferber ettik"
Türkiye'deki üniversite sayısının 81 il genelinde artırıldığını hatırlatan Erdoğan, bunun "Ne gerek var, 76 tane yetmiyor mu, 81 ilde niye?" şeklinde eleştirildiğine dikkati çekti.
Şimdi ise kimsenin söyleyecek sözünün kalmadığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Iğdır'dan, oradaki bir gencimiz üniversiteye gidecekse İstanbul'a veya Ankara'ya niye gelsin? 'Hocalarımızı biz Iğdır'a gönderelim, oradaki üniversiteye gönderelim, Muş'a gönderelim, Ağrı'ya gönderelim' dedik. Oradaki üniversitelerimizi yaptık. Şimdi ne oluyor? Hocalarımız, o üniversitelere gidip, orada dersi veriyor ve oradaki gencimiz Ankara, İzmir, İstanbul buralara gelme meşakkatini çekmiyor. Yani biz ilmi tahsil etmek için artık hocalarımızı seferber ettik, sağ olsun hocalarımız oralarda bu dersleri vermek suretiyle gençliğimiz çok daha özgüvenle yetişme sürecine başladı."
Üniversite sayısının 76'dan 208'e yükseltildiğini ifade eden Erdoğan, üniversitelerle birlikte anaokulundan ilk ve ortaöğretime kadar hepsini güçlendirerek ayrı bir statünün yerleştirildiğini, ilmin ulaşamadığı yerin bırakılmadığını kaydetti.
Yapılan son düzenlemeyle, bazı üniversitelerdeki boş kontenjan sorununun önemli ölçüde çözüldüğünü dile getiren Erdoğan, bu sene böyle bir sorunun olmadığını vurguladı.
– "Her öğrencimize yetecek seviyede üniversite kontenjanına sahibiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bizim üniversite sayısını artırma sebeplerimizden biri, geçmişte en büyük sıkıntı kaynağı olan yükseköğretime ulaşılabilirlik sorununu çözmekti. Bu amacımıza ulaşarak yükseköğretimde sadece ulaşılabilirliği değil, fırsat eşitliğini de temin ettik. Böylece üniversitelerimizi seçkici bir bakış açısıyla, belli zümrelerin, belli gelir seviyesindeki insanların eriştiği bir alan olmaktan çıkardık. Bugün artık ortaöğretimden mezun olan her öğrencimize yetecek seviyede üniversite kontenjanına sahibiz."
Tüm dikkatlerin ve kaynakların eğitimin kalitesinin yükseltilmesine, üniversitelerden mezun olanların istihdam alanlarının çoğaltılmasına verildiğine işaret eden Erdoğan, üniversiteye hazırlanan gençlerin doğru bölüm ve meslek tercihi yapabilmelerinin temini için 40 binin üzerinde rehber öğretmenle "Danışman Bilgi Sistemi" üzerinden iş birliği yapıldığını belirtti.
Erdoğan, ayrıca üniversitelerin "mezun iş gücüne katılım" performanslarını düzenli olarak ölçen bir sistem kurduklarını, ölçümlere göre hazırlanan raporların üniversitelere ve rehber öğretmenlere gönderildiğini, böylece tüm tarafların gerçek fotoğrafı görmesini sağladıklarını anlattı.
– Ulusal Staj Programı
Tüm üniversitelerde faaliyete geçirilen "kariyer merkezleri"nin gençlerle reel sektör arasında köprü kurduğunu ifade eden Erdoğan, reel sektörün talebi ile gençlerin kariyer hayallerini buluşturmaya yönelik "Yetenek Kapısı"nın devreye alındığını söyledi. Erdoğan, 1,2 milyonun üzerinde öğrenci ve mezun ile 8 binin üzerinde işveren ve kariyer danışmanının "Yetenek Kapısı" üzerinden ücretsiz şekilde bir araya geldiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Öğrencilerimizin yaşadıkları bir diğer önemli sorunu, 'Ulusal Staj Programı' ile adil ve verimli bir şekilde çözüme kavuşturduk. Kişisel bilgilerin gizli tutulduğu yetenek havuzu, kurumlarımızın stajyer öğrenci temininde giderek daha çok rağbet gösterdiği bir diğer önemli programımızdır. Böylece, herhangi bir aracıya ve onun getirdiği şüpheye mahal bırakmadan stajyer insan kaynağı arzı ile talebini buluşturma imkanı elde ettik. Bu sistemde herkesin referansı, kendi kabiliyeti, birikimi ve vizyonudur. Son 2 yılda 160 bini aşkın gencimiz ücreti ve sigortası devlet tarafından karşılanan bu program üzerinden kamu kurumlarında staj yapma imkanı bulmuştur. Programın, OECD tarafından örnek uygulama olarak gösterilmiş olması doğru istikamette gidildiğinin işaretidir."
Bölgesel kariyer fuarlarına yönelik de değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, bugüne kadar 23 ayrı yerde 400 bini aşkın kayıtlı gençle, 5 binden fazla işverenin bu fuarlarda bir araya geldiğini belirtti.
Yurt dışında eğitim gören Türk vatandaşı veya mavi kart sahibi yetenekleri kazanmaya yönelik "Uluslararası Kariyer Fuarı"nın da 10 ülkede gerçekleştirildiğini bildiren Erdoğan, "Türkiye artık iyi eğitimli evlatlarının kariyer için yurt dışına gittiği değil, yurt dışında eğitim gören evlatlarını kendine çeken bir cazibe merkezi olmuştur. Hatta diğer ülke vatandaşlarından yetenekler de küresel marka haline gelen şirketlerimizde çalışmak üzere Türkiye'ye yönelmektedir. Binlerce Türk vatandaşı istihdam etmek için çağrı açan yabancı şirketler mevcut. Bu noktaya geldik. Birkaç başvuruyla yetinmek zorunda kalıyordu birileri. Çünkü kendini iyi yetiştirmiş bir gencimiz için ülkemizde çalışmak yurt dışında çalışmaktan her bakımdan çok daha caziptir." diye konuştu.
(Sürecek)