GAZİANTEP (AA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İngiltere ziyaretine ilişkin, "Birileri kıta kıta geziyor. Amerika olmadı, İngiltere. İngiltere olmadı, Almanya. Sanırsınız ki ülkenin ve milletin hayrına bir iş yapacak. Dönüşte bakıyoruz, yediği hamburgerden başka, anlatacak hiçbir şeyi yok." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep İstasyon Meydanı'nda düzenlenen "Gaziray, Büyükşehir Yatırımları, 70 Fabrika ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni"ne katıldı.
Konuşmasına, meydanı dolduran vatandaşların coşkusundan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başlayan Erdoğan, "Maşallah, barekallah. Bu ne güzellik, bu ne coşku böyle?" ifadesini kullandı.
Yaklaşık 11 aylık aranın ardından Gazianteplilerle tekrar bir arada olmaktan memnuniyet duyduğunu söyleyen Erdoğan, "Şehre geldiğimiz andan itibaren bizleri coşkuyla bağrına basan Gaziantepli kardeşlerimin her birine ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyorum. Biz, bu şehri tüm kalbimizle Allah için seviyoruz. Sizlerin muhabbetinden, bu şehrin de bizi aynı hasbilikle sevdiğini görüyorum. Rabb'ime, bana sizler gibi dava arkadaşları, sizler gibi yol arkadaşları verdiği için hamdediyorum." şeklinde konuştu.
"Ben Antepliyim, Şahin'im ağam / Mavzer omzuma yük / Ben yumruklarımla dövüşeceğim / Yumruklarım memleket kadar büyük." dizlerini aktaran Erdoğan, "Hamdolsun, bizim yumruklarımızla birlikte yüreğimiz, aşkımız, sevdamız da Antep kadar, Türkiye kadar büyük." dedi.
"Bir bayrak dalgalanır Antep kalesi üstünde / Alı kanımdaki al, akı alnımdaki ak / Bayraklar içinde en güzel bayrak / Düşüncem senden yanadır." dizlerini de okuyan Erdoğan, kendilerinin düşüncelerinin de hep Antep'ten, milletten ve vatandan yana olduğunu vurguladı.
Erdoğan, 20 yıldır, gece gündüz ülkeye eser vermek, millete hizmet etmek için çalıştıklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Ülkemize 20 yılda asırlık eser ve hizmetler kazandırırken attığımız her adımda, girdiğimiz her mücadelede, verdiğimiz her kavgada, yanımızda milletimiz vardı, yanımızda Antep vardı. Sordum, 'şu anda istasyon meydanında ne kadar Antepli var.' Resmi rakam verdiler. Dediler ki 'şu an itibarıyla 60 bin. Gelişler devam ediyor.' dediler. Biz vesayetin oyunlarını işte sizlerle beraber bozduk.
Terör örgütlerinin kanlı saldırılarını sizlerle beraber göğüsledik. Sınırlarımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorlarını beraber yıktık. Darbecilere karşı beraber direndik. Ekonomik tetikçilerin tuzaklarını emeğimizle, üretimimizle, alın terimizle beraber boşa çıkardık. Velhasıl, Türkiye Yüzyılı için gereken temeli beraber attık. Gereken hazırlıkları, beraber gerçekleştirdik. Şimdi de Türkiye Yüzyılı programımızla Cumhuriyetimizin ikinci asrını milletimizi hayallerine kavuşturmanın vesilesi haline dönüştürmeye hazırlanırken, yine milletimizle birlikte yine Antep'te sizlerle birlikte yola çıkıyoruz."
– "Bize asla rehavete kapılmak, durmak, duraksamak olmaz"
Bin yıldır kanla sulayarak vatan haline getirilen bu topraklar üzerinde hesapların, özellikle hesap yapanların bulunduğunu dile getiren Erdoğan, onların da boş durmadığını, kendi etki alanlarında Türkiye'nin önünü kesmek, Türk milletini bu topraklardan kazıyıp atmak için var güçleriyle çalıştıklarına işaret etti.
Bu mücadelenin kıyamete kadar bitmeyeceğinin altını çizen Erdoğan, "Bunun için bize asla rehavete kapılmak, durmak, duraksamak olmaz. Hele hele köken, inanç, meşrep farklılıkları üzerinden bölünmek, parçalanmak, kamplaşmak, felaketimizdir. Hakkın ve hakikatin rotasından asla sapmadan 85 milyon tek yürek, tek bilek olarak bu mücadeleyi yürütmek mecburiyetindeyiz." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, ahitleşmek için sorduğu, "Gaziantep, Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa etmeye hazır mıyız? Gaziantep, 2023'te güvenli, huzurlu, müreffeh Türkiye için seferber olmaya hazır mıyız? Gaziantep, evlatlarımıza bırakacağımız en değerli miras olan 2053 vizyonuna sahip çıkmaya hazır mıyız? Gaziantep, Türkiye düşmanlarının heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mıyız?" sorularına "Evet" karşılığını alınca "Antep'e de zaten bu yakışır." dedi.
Geçmişte kimi zaman köken, kimi zaman mezhep, kimi zaman ideolojik etiketler üzerinden kirli bir senaryo düzenlendiğini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rahmetli Menderes'in yükselttiği milli irade bayrağına tahammül edemeyenlerin, rahmetli Özal'ın değişim vizyonuna saldıranların da bize çıkartmadık engel bırakmayanların da ellerinde aynı senaryo vardır. Milletimiz, o engin ferasetiyle meseleyi en doğru şekilde kavradığı için emperyalistlerin tezgahlarını her defasında başlarına geçirdi. Bu oyunlar bilhassa seçim dönemlerinde daha bir pervasızca sergileniyor."
Türkiye Yüzyılı'nın seçimi 2023'e yaklaşırken bunun yeni işaretlerinin belirmeye başladığını da söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"İşte görüyorsunuz, birileri kıta kıta geziyor. Amerika olmadı, İngiltere. İngiltere olmadı, Almanya. Sanırsınız ki ülkenin ve milletin hayrına bir iş yapacak. Dönüşte bakıyoruz, yediği hamburgerden başka, anlatacak hiçbir şeyi yok. Ama hesabını veremediği pek çok karanlık nokta var. Temiz para arıyormuş. Ama gittiği geçmişte bizim ülkemiz de dahil tüm dünyanın iliğini, kemiğini sömürenlerin kapısı. Ne alacakmış oradan? Para. Sen ne anlıyorsun ki, nerelere gittiğinin farkında mısın? Gazi Mustafa Kemal bu ülkeyi Düyunu Umumiye'den biz de IMF görünümlü kenelerden kurtardık. Bu kardeşiniz IMF ile kapıları kapattı mı? IMF’ye 'sizinle işimiz bitti' dedi mi? 'Sizinle bundan sonra işimiz yok' dedi, o gün bugün artık bizim IMF ile herhangi bir şeyimiz yok. Ama CHP ne yaptı? O, IMF'in temsilcileriyle İstanbul'da otellerde bir araya geldiler. Onlar, varsın yine onlarla birlikte yürüsünler. Ama bizim onlarla işimiz yok, zira biz kendimize yeteriz. Gücümüz var. Artık o kapılarda işimiz yok.
Şimdi bu zat tekrar ülkemizi aynı fasit daireye sokmak için dört dolanıyor. Yine bu zatın gece yarıları yayınladığı her video, kürsülerden yaptığı her konuşma, partisinin milletvekilleri üzerinden giriştiği her provokasyon, velhasıl siyaset adı altında yaptığı her iş, Türkiye'yi uluslararası alanda köşeye sıkıştırmak isteyenlere malzeme verme amacı taşıyor. Yoksa aklı başında kim ülkenin kapanmış bir yarasını böyle hoyratça açar? Aklı başında kim kendi devletini uyuşturucu gibi bir illetle aynı cümlede zikreder?"
(Sürecek)