RAMALLAH (AA) – Hamas ve Filistinli kuruluşlar, İsrail İçişleri Bakanlığının Kudüs'teki kalıcı oturumunu iptal ettiği Filistinli aktivist Salah el-Hamuri'yi Fransa'ya sınır dışı etmesine tepki gösterdi.
Hamas Sözcüsü Hazim Kasım, yaptığı yazılı açıklamada, Hamuri'nin sınır dışı edilmesinin, etnik temizlik ve Filistinlileri vatanlarından tehcir etme politikasının bir uzantısı olduğunu belirtti.
Söz konusu adımla, uluslararası norm ve sözleşmelerin ciddi bir şekilde ihlal edildiğini kaydeden Kasım, uluslararası camia ve insan hakları kuruluşlarını, bu suçları kınamaya ve kararından vazgeçmesi için İsrail'e baskı uygulamaya çağırdı.
Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti de açıklamasında, Hamuri'nin geçen yıllarda, baskı, takip, telefon dinleme ve pek çok kez tutuklamalara maruz kaldığına dikkati çekti.
Zamir Esirleri Koruma Kurumu da Hamuri'nin sınır dışı edilmesini kınadı ve bunun, İsrail tarafından, 20 yılı aşkın bir süre boyunca kendisine, ailesine ve insan hakları alanındaki işine uygulanan idari ve hukuki baskıların son perdesi olduğunu dile getirdi.
Kurum, "Hamuri, İsrail'in, mükerrer tutuklamalar da dahil olmak üzere ırkçı ve baskıcı rejimine meydan okuyanları susturma ve sindirme politikasının ana hedefi haline gelmiştir." ifadesini kullandı.
Filistin Esirler Cemiyeti ise açıklamasında, İsrail mahkemesinin, Hamuri'nin ocak ayı başına kadar ülkede tutulmasına karar verdiğini ancak hukuki süreç tamamlanmadan dün gece sınır dışı edildiğini kaydetti.
Cemiyet, İsrail'in, yıllar boyunca Hamuri'ye uyguladığı takip, tutuklama ve Kudüs'ten uzaklaştırma politikasıyla yetinmeyip onu Fransa'ya tehcir ettiğini belirtti.
Açıklamada, Hamuri'nin, avukatı olmadığı için aralık ayı başında görülen davanın duruşmasına katılmadığı, tehcir kararını da reddettiği aktarıldı.
– Hamuri'nin mesajı
Hamuri ise sınır dışı edilmeden önce Filistin halkına seslendi. Hamuri'nin mesajı Esirler Cemiyeti tarafından yayımlandı:
"Bu mesajı, vatanımdan koparılıp tehcir edilirken gönderiyorum. Düşman (İsrail), tehcir ve etnik temizlik politikasıyla bize galip geleceğini düşünüyor. Oysaki, Filistinli kimliğimiz; bir vefa, toprağa bağlılık ve zaman ve mekanın hafızasıdır. Hiçbir tehcir ve etnik temizlik kararı bizi korkutamaz, sindiremez ve direniş seçeneğinden caydıramaz. Yeryüzünde hiçbir güç, Filistin'i ve Filistin halkını akıllarımızdan ve vicdanlarımızdan söküp atamaz. Vatanım, bugün zorunlu olarak ve istemeyerek seni terk ediyorum. Bugün hapisten sürgüne gidiyorum ama şuna emin ol ki, her zaman sana vefalı olacağım."
İsrail İçişleri Bakanlığı, tutulduğu gözaltı merkezinden havalimanına götürülen Hamuri'nin sabah saatlerinde Fransa'ya giden bir uçağa bindirilerek sınır dışı edildiğini açıklamıştı.
İçişleri Bakanı Ayelet Şaked, Fransız vatandaşlığı bulunan Salah el-Hamuri'nin İsrail nezdinde yasa dışı kabul edilen Filistin Halk Kurtuluş Cephesine üye olduğu ve vatandaşlık yasasına göre "İsrail devletine bağlılık göstermediği" gerekçesiyle Kudüs'teki kalıcı oturum statüsünün iptal edildiğini belirtmişti.
Şaked, Filistinlinin Fransa'ya sınır dışı edilmesi yönünde talimat vermişti.
Avukat ve insan hakları akvitisti olarak tanınan Hamuri, İsrail'in "terör örgütü" kabul ettiği Filistin Halk Kurtuluş Cephesi ile ilişkili olduğu için yasa dışı ilan ettiği sivil toplum kuruluşlarından Zamir Esirleri Koruma Kurumu için çalışıyordu.
İsrail makamları, Filistinli Hamuri'yi, herhangi bir suçlama isnat etmeden, "idari tutukluluk" uygulaması kapsamında martta hapse atmıştı.