İSTANBUL (AA) – Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, yabancı oyuncu sınırlamasına karşı olduklarını söyledi.
Dursun Özbek, Nef Stadı'nda gerçekleştirilen Anadolu Ajansı (AA) Spor Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yabancı oyuncu kuralıyla ilgili görüşlerini aktaran Özbek, kulüplerin "En iyi futbolu nasıl oynarım", "Taraftara en keyifli maçları nasıl izletirim" gibi bir amaç ve arayış edinmesi gerektiğini belirtti.
"Bu amaca giderken, 'Şunu alamazsın', 'Şu sayı böyle, bu sayı böyle' gibi sınırlamaların Türk futboluna hiçbir faydası yok. Türk futbolunda en başarılı dönemler bu kıstasların, sınırların olmadığı dönemlerdir." diyen Özbek, birçok futbolcunun, sınırların bulunmadığı dönemde Avrupa'ya transfer olduğunu, performanslarını orada sergilemeye başladığını kaydetti.
Özbek, şöyle devam etti:
"Ne var yani biz Ali Sami Yen'de dünya yıldızlarını bol miktarda seyretsek, gençlerin harmanlanacağı bir şey yok mu yani? Onun için biz Galatasaray olarak yabancı sınırına karşıyız. Ama diğer Anadolu takımları açısından, bütçesi düşük takımlar açısından baktığınızda da şu gerçeklik ortaya çıkıyor; Anadolu takımlarının bütçeleri bizim bütçemizden daha az olabilir, o da bizimle yarışmak için bir takım kuracak. Bırakın dünya futbol havuzundan istediği kadar futbolcu alsın ki yarış son derece keyifli olsun. İkincisi; kısıtlama geldi, 3 Türk zorunluluğu var. Bir yandan, Türk futbolcularının değeri de çok yüksek seviyelere çıkıyor. Sıkıntıların başında bu da geliyor. Evet Türk futbolcusu bizim futbolcumuz. Eğer performansı iyiyse zaten oynar seve seve ama performansı…
Biz UEFA üyesi bir ülkeyiz. Dolayısıyla biz; Almanya, İspanya, İtalya, İngiltere ile yarışıyoruz. Bizim de seviyemizi oraya taşımak için yerliyse yerli, yabancıysa yabancı, başarıya odaklı oynamamız lazım. Sınırla, 'Şunu yap, bunu yapma', olmaz. En basit diyeyim; Yusuf Demir, Türk oğlu Türk bir futbolcu. Öyle şartlar getirmişiz ki Türk oğlu Türk futbolcu, Türk statüsünde oynayamıyor. Biraz insaflı olmamız lazım. Kuralları koyduğumuz gibi kaldırmasını bilmemiz lazım. Yusuf Demir'in Türk Milli Takımı'nda oynamasının kime ne zararı olabilir? Kural gelmiş, niye? Demir her türlü kimliği itibarıyla ülkesinin bütün haklarından istifade eder ama futbol oynayamaz. Niye?"
– "Kulüplerin yüzde 90'ı sınırın kalkması için istekli"
Yabancı oyuncu sınırlamasının kalkmasıyla ilgili diğer kulüplerin yaklaşımının nasıl olduğu ve desteklerinin olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Özbek, "Büyük çoğunluk destek veriyor. Yüzde 90'ı bu konuda istekli. Diğer takımlar için de aynısı. Bundan diğer takımlar sıkıntıyı çekmiyor manası çıkmaz ki. Özellikle düşük bütçeli takımların, yani Karagümrük, Kasımpaşa'ya bakın, getirdikleri yabancı futbolcuları burada oynatıp daha yüksek değerlere… Herkesin dünya futbolunun nimetlerinden, getirdiği imkanlardan istifade etmesi lazım. Manası yok kısıtlamanın." diye konuştu.
Bu sezon tribünleri en çok dolduran taraftar grubunun Galatasaraylılar olduğunun hatırlatılarak, taraftara ve camiaya yönelik mesajlarının sorulması üzerine başkan Özbek, "Galatasaray taraftarı çok özel. Çünkü Galatasaray'ın geldiği seviyeye, elde ettiği başarılara bakarsanız taraftarın etkisi ön planda. Evet futbolcu sahada oynuyor ama 12. adam olarak onu tribünde destekleyen çok sadık taraftarı var." ifadelerini kullandı.
– "Başarı fonksiyonumuz taraftarla çok fazla"
Taraftarlarla UEFA Kupası, Süper Kupa aldıklarını ve en çok şampiyonluğa ulaşan takım olarak futbolu en üst seviyeye çıkardıklarını aktaran Özbek, sözlerini şöyle bitirdi:
"Nasıl oluyor bu? Seyir zevkini getiren de taraftar. 52 bin kişinin buraya dolduğu zaman oluşan ambiyansı biliyorsunuz. Bu kadar keyifli bir ortamı düşünün. 50 bin kişiyi bir araya getirebiliyorsak statlarda, Galatasaray'ı sevmenin çok büyük rolü olduğunu düşünüyorum. Yönetimlerin görevi de bu iklimin devamını sağlamak. Taraftarımız çok kıymetlidir. Hepsine selam gönderiyorum. Bugüne kadar hem yönetim hem takım olarak büyük destek verdiler. Hem programlar-projeler için, hem şampiyonluklar için sadece futbolda değil diğer amatör alanlarda da desteklerini esirgemediler. Onların destekleri çok önemli. Başarı fonksiyonumuz onlarla çok fazla. Hiç yılmadan desteklerinin artmasını istiyorum."
(Bitti)