Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Timur Uğurlu, ikiz bebek bekleyen çiftlere önemli önerilerde bulundu. Anne adayının sağlığına iki kat fazla dikkat etmesi gerektiğini belirten Uğurlu, “Anne adayı ikiz gebeliğin saptanmasından itibaren, muhtemel riskler açısından titizlikle yakından takip edilmelidir. Annenin yeterli beslenmesi ve istirahati sağlanmalıdır. Erken doğum riski nedeniyle yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan tam donanımlı bir hastanede takipler gerçekleştirmeli ve doğum yapılmalıdır” dedi.
İkiz çocuk sahibi olma fikri anne baba adaylarını heyecanlandırsa da, hem annenin sağlığı hem de iki bebeğin aynı anda idaresi konusunda çeşitli endişeler yaşanabiliyor. İkiz gebeliklerde sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenmesi, düzenli kontrollerin aksatılmaması ve iyi bir doğum öncesi bakım, konforlu bir hamilelik süreci yaşanmasını ve bebeklerin sağlıkla dünyaya gelmesini mümkün kılıyor. Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Timur Uğurlu, ikiz gebelik hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
“İkiz gebelik oranı binde dört”
Çoğul gebeliğin genellikle birden fazla yumurtanın döllenmesiyle olduğunu belirten Op. Dr. Timur Uğurlu, “Aynı zamanda, bir yumurta döllendiğinde ve ardından iki veya daha fazla bebeğe dönüşen iki veya daha fazla embriyoya bölündüğünde de olabilir. En sık görülen çoğul gebelik türü ikiz gebeliktir. Gebeliklerin yaklaşık binde dördünde görülür. Tek yumurtanın tek spermle döllenmesi ile oluşan embriyonun erken dönemde ikiye bölünmesi sayesinde tek yumurta ikizleri oluşur. İki ayrı yumurtanın ayrı iki sperm tarafından döllenmesi ile çift yumurta ikizleri oluşur” dedi.
“Tek bir bebek gibi gelişiyorlar”
Uğurlu, birçok yönden ikiz hamileliğin tek bebek hamileliği gibi olduğuna işaret ederek, “Sağlıklı ikizler, büyümelerinin yavaşladığı son üç aylık döneme kadar tek bir bebek gibi gelişir. İkizler genellikle normal 40 haftalık dönemden daha erken doğmaktadır. Anne için ikizleri taşımak, tek bir bebeği taşımaktan daha zor olabilir ve hamilelik sorunları konusunda riskler daha fazladır. Bu nedenle doğum öncesi kontrolleri ve testleri takip etmek özellikle önemlidir” ifadelerini kullandı.
“Normal gebeliğe göre daha fazla şikayet görülebilir”
Gebelik haftasına göre gebenin karnının daha büyük ve bulantı ile kusmanın şiddetli olmasının ikiz gebeliklerde sıklıkla görülen durumlar olduğuna işaret eden Uğurlu, “Fakat çoğul gebeliğin kesin tanısı ultrasonla bebeklerin görülmesiyle konulur. İkiz gebelikler çoğunlukla diğer gebeliklere benzer ancak dolaşımdaki hormon düzeyleri daha fazla olur ve ekstra kilo alımı bazı komplikasyon risklerini de beraberinde getirebilir. İkiz gebelik riskli bir durum olabilmektedir. Tek gebeliğe göre doğum daha erken haftalarda gerçekleşir. İkiz gebeliklerde tek hamilelikte ortalama 10 kg alınması gerekirken bu rakam 20 kilolara kadar çıkar. Ayrıca çatlaklar, şişkinlik, varisli damarlar ve hemoroidler de yaygın görülür. Anne adaylarının vücutlarındaki bu değişiklikler psikolojik olarak da olumsuz etkilenmeye yol açabilir. İkiz gebeliklerde tek gebeliğe göre düşük riski daha fazladır. Doğumsal bozukluklar ve gelişme geriliği daha sık karşılaşılan durumlardır. Gebeliğe bağlı hipertansiyon riski artabilir. İkiz gebeliği olan kadınların; gestasyonel diyabet ( gebelik diyabeti), preeklampsi ( gebelik zehirlenmesi), erken doğum ve kanama gibi durumlarla karşılaşma ihtimali daha yüksektir” diye konuştu.
“Anne adayının sağlığına iki kat fazla dikkat etmesi gerekiyor”
Anne adayının sağlığı konusunda dikkatli olması gerektiğini de belirten Uğurlu, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bir plasentayı paylaşan ikizlerin ekstra komplikasyonları olabilir. Bazen kan kaynakları eşit olmayan şekilde paylaşılır, bu da her iki bebek için çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir. Veya plasentanın kendisi eşit olmayan bir şekilde paylaşılıyorsa, bu bir bebeğin yeterli besin almadığı ve büyümediği anlamına gelebilir. Doğum öncesi randevuları aksatılmadan komplikasyon riski azaltılabilir veya tablonun daha kötüye gitmesi önlenebilir. Anne adayı ikiz gebeliğin saptanmasından itibaren, muhtemel riskler açısından titizlikle yakından takip edilmelidir. Annenin yeterli beslenmesi ve istirahati sağlanmalıdır. Erken doğum riski nedeniyle yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan tam donanımlı bir hastanede takipler gerçekleştirmeli ve doğum yapılmalıdır.”