DOLAR 34,2158 0.03%
EURO 36,8090 0.09%
ALTIN 2.925,98 0,04
BITCOIN 2573387 5,14%
Yalova
12°

AÇIK

06:06

İMSAK'A KALAN SÜRE

İranlı uzman, “özgürlük” isteyen halkın yönetimden öncelikle “saygı” beklediğini söyledi

ABONE OL
Aralık 22, 2022 12:20
Avatar
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İSTANBUL (AA) – ABDOLSALAM SALİMİ POOR – İranlı ekonomi uzmanı Muhammedkali Yusufi, ülkedeki gösterilerin temelinde ekonomik, sosyal, siyasal sorunlar bulunduğunu ve "özgürlük" isteyen halkın yönetimden "saygı" beklediğini belirtti.

Başkent Tahran'daki Allame Tabatabai Üniversitesinden İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Yusufi, ülkede dördüncü ayına giren gösterileri AA muhabirine değerlendirdi.

İran halkının uzun süredir birçok sıkıntıyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Yusufi, "Ekonomik, siyasi, kültürel ve sosyal sorunlar dört bir taraftan toplumsal memnuniyetsizliğe ve gösterilerin ortaya çıkmasına neden oldu." dedi.

Mahsa Emini gösterilerinden önce de halkın yönetimden memnuniyetsizliğini çeşitli yollarla ortaya koyduğunu dile getiren Yusufi, "İnsanlar son seçimde genelde sandığa gitmedi. Rahatsızlıklarını farklı yöntemlerle ortaya koymaya çalıştılar. Fakat yöneticilerin bu tepkiyi görmezden gelmesi veya beceriksizlikleri gösterilerin şiddetini artırdı." diye konuştu.

İranlı uzman, yöneticilerin halka karşı sorumluluklarını yerine getirip sorunları çözmek yerine güç kullanarak ve baskıyla karşılık verdiğini ifade etti.

Yusufi, "İran halkı bir taraftan fakirlik, işsizlik ve ayrımcılıkla karşı karşıyayken, diğer taraftan da siyasi baskılar artıyor. Devletin, anayasaya ve insan haklarına aykırı bu tavrı toplumsal rahatsızlığın artmasına zemin hazırlıyor." ifadelerini kullandı.

– "Toplumu baskılayarak kalkınmasını bekleyemezsiniz"

İran'daki krizin yönetim siteminden kaynaklandığına işaret eden Yusufi, şunları söyledi:

"Kalkınmanın ilk şartı özgürlüktür. Toplumu baskılayarak kalkınmasını bekleyemezsiniz. Son 40 yılda bazıları (İran rejimi ve muhafazakarlar), özgürlük, adalet, halkın katılımı, yatırım ve altyapı reformu olmadan ekonomik kalkınmanın mümkün olabileceği gibi bir hayale kapıldılar. Bilerek veya bilmeyerek, insanların derdi sadece yoksulluk ve işsizlikmiş gibi yanlış adres gösterdiler. Ama gördük ki kaynakların tüketilmesine ve geçici büyümeye rağmen hiçbir düğüm çözülmedi."

Yusufi, İran'da ekonomik faaliyetlerin yüzde 80'inin devletin elinde olduğunu ve yolsuzluğun sistematik bir hale geldiğini savundu.

Özgürlük isteyen halkın yönetimden öncelikle saygı beklediğini belirten Yusufi, "İran toplumu, hürriyet ve insan onuruna yakışır bir şekilde haklarını talep ediyor. Bir ülkede özgürlük ve vatandaşların haklarına saygı olmadan kalkınma mümkün değildir." dedi.

– İran'daki gösteriler

Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi, yönetim karşıtı protestolara yol açmıştı.

İran Devrim Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Emir Ali Hacızade, 29 Kasım'daki konuşmasında, ülkedeki protestolarda güvenlik güçlerinin de aralarında bulunduğu 300'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini söylemişti. İran Güvenlik Konseyi ise 3 Aralık'ta, toplam ölü sayısının 200'ü aştığını açıklamıştı.

Norveç merkezli İran İnsan Hakları Örgütü (IHR) ise 17 Aralık'ta yayımladığı raporda, Emini'nin ölümü sonrasında başlayan gösterilerde emniyet güçlerinin müdahalesi sonucu 469 protestocunun öldüğünü aktardı.

İran medyasına yansıyan haberlere göre, gösteriler sırasında 60'tan fazla güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi.

– 2 gösterici idam edildi

Gösterilerle bağlantılı olarak şu ana kadar en az 11 kişi idama mahkum edilirken bunlardan 2'sinin cezası infaz edildi.

Muhsin Şikari ve Mecidrıza Rahneverdin adlı göstericilerin avukat seçme hakkından mahrum bırakılması ve idam kararlarının teamüllerin dışında ivedilikle infaz edilmesi tartışmalara yol açtı.

En az 10 karakter gerekli