İSTANBUL (AA) – Uluslararası İslam Peygamberine Destek Komitesi, Hindistan'daki Müslümanlar ve Uygur Türklerine destek için program düzenledi.
İstanbul'da gerçekleştirilen programa, çok sayıda alim ve insan hakları alanında çalışmalarda bulunan aktivist katıldı.
Doğu Türkistan ve Hindistan'da Müslüman kadınlara yönelik ihlallerin anlatıldığı programda, konuşmacılar, bu ihlallere karşı kadınları savunma yollarını ele aldı.
Komitenin Genel Sekreteri Şeyh Muhammed es-Sağir, kurumlarının, Hindistan ve Doğu Türkistan'da Müslüman kadınlara yönelik ihlallere karşı medyanın ve kitlelerin harekete geçirilmesinde aktif rol oynadığını söyledi.
Hint aktivist Ayşe Sadık da programda yaptığı konuşmada, "Hindistan'daki kadın Müslümanlar sürekli olarak baskı görüyor. Mesela her gün işe giderken kıyafetleri nedeniyle sorun yaşıyorlar." dedi.
Sadık, iktidardaki Hindistan Halk Partisinin ( BJP) ülkede medya, kültür, güvenlik, polis ve yargı olmak üzere her şeyi kontrol ettiğini ve Müslüman toplumun büyümesine izin vermediğini kaydetti.
Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden iki aktivist de Çin'in Doğu Türkistan Müslümanlarına yönelik ihlallerini anlattı.
Aktivistler, Müslümanların Kur'an-ı Kerim okudukları için öldürüldüğünü, bebeklerin anne karnında canlarına kıyıldığını ve camilerin yıkıldığını vurguladı.
İstanbul'da geçen yıl kurulan Komite, Müslüman alimlerin yönlendirme ve katkılarıyla, Hazreti Muhammed'i ve hayatını tüm dillerde tanıtmak ve anlatmak için çalışmalar yürütüyor. Komite hedefini ise "çalışmalarıyla kötü niyetli tarafların boşlukları yanlış bir şekilde doldurmasını engelleme" olarak açıklıyor.
Hindistan'da son günlerde Hindu milliyetçiliği ideolojisine dayanan iktidardaki BJP'nin önde gelen isimlerinin, İslam dini ve Hazreti Muhammed'e yönelik ifadeleri tansiyonu yükseltmiş, ülkede protestolar düzenlenmişti. Eylemlerde hayatını kaybedenler ve yaralananlar olmuştu.
– Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamaları
Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller, uluslararası kamuoyunca eleştiriliyor.
Pekin'in 2017'de bölgede yaşanan bıçaklı saldırılar gibi küçük çaplı bazı terör olaylarını gerekçe göstererek uygulamaya koyduğu polisiye tedbirler, Uygurların hapsedilmesi ve "aşırılıklardan arındırma" amacıyla "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırılan kamplarda çok sayıda Uygur Türkü'nün kendi rızası dışında tutulduğu iddiaları uluslararası kamuoyunu uzun süre meşgul etmişti.
Çin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin tutulduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.