TORONTO (AA) – Kanada Başbakanı Justin Trudeau’ya seçim çalışmaları için gittiği Cambridge kentinde sözlü tehditte bulunan sanık, 60 gün ev hapsi cezasına mahkum edildi.
Ontario Eyalet Mahkemesinde görülen davada Yargıç Craig A. Parry, Başbakan Trudeau’yu ölümle tehdit eden Thomas Dyer’ı 60 gün şartlı ev hapsi cezasına çarptırdı.
Dyer, bu süre boyunca evinden hayati ihtiyaçları için izin alarak çıkabilecek, 12 ay boyunca kontrollü tahliye şartlarına tabi olacak ve emniyet birimlerine imza verecek.
Yargıç Parry, kararı açıklarken bu tehditlerin demokratik seçim sürecinde sebep olabileceği potansiyel durumların göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek, Thomas Dyer’ın toplum hizmetlerinde 100 saat çalışmasına da hükmetti.
– Ne olmuştu?
Başbakan Trudeau, 21 Ağustos 2021’de seçim çalışmaları için Toronto yakınlarındaki Cambridge kentine gitmiş, seçim otobüsünden inerek halkın arasına karıştığı sırada karşıt görüşteki gruplardan sözlü sataşmalar olmuş, protestolar esnasında Thomas Dyer'ın Trudeau’yu ölümle tehdit ettiği kameralara yansımıştı.
Tansiyonun artması üzerine Trudeau’nun koruma ekibi, Başbakan'ı aracına bindirmiş ve kentteki program iptal edilmişti.
Kanada Kraliyet Atlı Polisi RCMP, Dyer’ı gözaltına almış ve sosyal medya hesaplarında bu konuda kullandığı tüm materyalleri dava dosyasına delil olarak koymuştu.
– Yargıç, cezayı yeterli bulmadı
RCMP’nin soruşturmasından sonra mahkemeye intikal eden davanın başlangıcında savcılık ve savunma makamı, 2 bin Kanada doları ve 18 ay denetimli serbestlik cezasında anlaştı.
Tarafların anlaştığı cezayı yeterli bulmayan Yargıç Parry, "para cezasının, göreve aday olan bir siyasi şahsı tehdit etmenin ciddiyetine dair yeterli bir mesaj vermeyebileceğini" belirterek, Dyer için 60 gün ev hapsi ve diğer cezalara hükmetti.
Parry, karar verilirken yaptığı açıklamada, "Bu, ciddi bir suçtu. Henüz göreve gelmemiş bir politikacının kampanya durağında (cinayet) işlenmiş olsaydı ciddi olurdu. Bu, ülkemizdeki en yüksek rütbeli seçilmiş yetkiliye yani devlet başkanımıza karşı işlendiği için çok daha ciddi olurdu. Bir dalgayı başlatmak için bir kişi gerekir ve bir kişi her ayağa kalkıp kollarını salladığında diğerlerinin takip etmesi ve bir dalganın ortaya çıkması riski vardır. Bu davada söz konusu suç, sadece belirli bir kurbana yani Justin Trudeau'ya karşı değil, seçim sürecinin işleyişine karşı bir suçtur." dedi.
– "İfade özgürlüğü hakkını kullandığını hissettiği sırada tutuklandı"
Dyer’ın avukatı Nicholas Wansbutter de savunmasında, “Müvekkilim, ifade özgürlüğü hakkını kullandığını hissettiği sırada tutuklandı. Tutuklandıktan, mahkemeye verildikten ve yaptıklarının üzerinde düşündükten sonra herhangi birine tehditte bulunmanın ve siyasi bir şahsı tehdit etmenin ve potansiyel olarak davranışlara müdahalenin kesinlikle kabul edilemez olduğunu anladı.” ifadelerini kullandı.