İSTANBUL (AA) – İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Gıda Mühendisliği ev sahipliğinde gerçekleştirilen, içerik ve koordinasyonu Karma Grup tarafından oluşturulan "Kalite ve Ürün Deneyimi Semineri" gerçekleştirildi.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Türkiye'de gıda sektörü ambalajı yeniden keşfediyor. Tüketici gıdanın kalitelisini, ambalajın kolaylaştırıcı olanını istiyor. Ambalajda kişiye özel, nostaljik, akıllı, bilgi veren trend geliyor.
Tüketiciler, ürün tasarımından satın alma deneyiminin her aşamasına kadar eksiksiz bilgi talep ediyor. Etikette potansiyel risklere karşı "uyarıcılar" istiyor, üründe kullanıcı yorumları, tavsiyeler gibi daha önemli hale geliyor.
İTÜ Gıda Mühendisliği ev sahipliğinde gerçekleştirilen, içerik ve koordinasyonu Karma Grup tarafından oluşturulan "Kalite ve Ürün Deneyimi Semineri" gerçekleştirdi.
Açıklamada seminere ilişkin görüşlerine yer verilen Karma Grup Satış ve Pazarlama Koordinatörü Sinem Bahtiyar, şunları kaydetti:
"Bizim gıdada önemli bir bilgi birikimimiz oluştu. Sektör spesifik programlar oluşturuyoruz. 2017 yılında özellikle gıda ve kimya endüstrisinde tecrübe sahibi profesyonel yöneticilerin bir araya gelerek oluşturduğu bir kuruluşuz. Örneğin, sadece süt endüstrisini hedefleyen Süt Akademisi’ni 5 modül yaptık. En son İzmir’de yaptık ve tüm süt sanayi bu eğitimlere katıldı. Tamamen eğitim amaçlıydı, bir konferans değildi. Mesleki eğitim amaçlıydı. Tüm bu yaptığımız işlerde gıda endüstrisinde pazarlama, kalite ve AR-GE ekiplerinin birbirleri ile ortak bir dil oluşturamadıklarını gördük. Bu nedenle Kalite ve Ürün Deneyimi Semineri ile tüm ekiplerin tüketiciye ortak bir dil üzerinden gitmelerini sağlayacak bir içerik oluşturduk. Tüketiciyi anlamalarını sağlayacak bir program oluşturduk. Bundan bir sonraki programımızda rafta kaliteyi konuşacağız."
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esra Çapanoğlu Güven de oldukça kapsamlı ve zengin bir içerikle hazırlan seminerin herkes için faydalı olduğunu düşündüğünü aktararak, "İki gün boyunca tüketicilerin kalite algısından ürün tasarım süreçlerine, gıda ambalajlarındaki yeni trendlerden tüketici deneyimlerine, duyusal analizin kullanım alanlarına kadar oldukça önemli ve güncel konular hakkında bilgi sahibi olduk." ifadelerini kullandı.
– "Gıdada yükselen kalite trendi sağlıklı yaşam, bu da kalite beklentisini yükseltiyor"
Euromonitor International Piyasa Analisti Burcu Yiğiter ise seminerde yaptığı "Tüketici Kalite Algısı ve Tüketici Eğilimleri" başlıklı sunumda, gıdada yükselen kalite trendinin "sağlıklı yaşam" olduğunu vurguladı.
Yiğiter, "Gittikçe artan fiyatlarla üründen beklenti yükseliyor. Kullanıcı deneyimi gittikçe daha kalite odaklı oluyor. Kullanıcının kalite farkındalığı artıyor. Yeni eğilimlerle eski kalite algısı sektör standardına dönüşüyor. Gıdada yükselen kalite trendi sağlıklı yaşam, bu da kalite beklentisini yükseltiyor." ifadelerini kullandı.
Ambalajın gıdada kalite için önemli bir mecra haline geldiğini belirten Yiğiter, şunları kaydetti:
"Ambalaj/etiket önemli bir bilgi kaynağı. Bilgi kaynaklarının tek elden kaynaklara kaydığını görüyoruz. Tavsiye ve kullanıcı yorumları artıyor. Küresel eğilimlerin gıdada kaliteyi sağlıkla ve ambalajla bağdaştırdığını söyleyebiliriz. Küreselde çoktan başlamış eğilimler 3-5 yıl içinde Türkiye’yi de sarıyor. Markanın kendisi artık kalite iletişimi haline dönüşmüş. Fiyat/etiket/sertifika ibareleri tek bir ambalajla tüketiciye sunulmalı. Çünkü ambalaj ve etiket artık kullanıcıya en çok yaklaştığımız ana dönüşüyor."
– "Sektör ambalajı yeniden keşfediyor"
Isparta Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atıf Can Seydim, gıda sektöründe ambalajın yeniden keşfedildiğini belirterek, "Ekonomide küçülme, sağlık bilincinin artması, sürdürülebilirlik regülasyonları ile sektör ambalajı yeniden keşfediyor. Sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen malzemelerin kullanımı, akıllı ambalaj tasarımları, interaktif, kişiselleştirişmiş ambalajlar çalışılıyor. Nostaljik, ulusal gururu yansıtan ambalajlar, minimalist tasarım, pratik ve kullanışlı ambalajlama öne çıkıyor. Selüloz bileşenli, ürünün taşınması, depolanması, satışı esnasında ürünü izleme olanağı sunan akıllı ambalajlama trend oluyor." ifadelerini kullandı.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barbaros Özer, modern gıda güvenliği sistemleri oluşturulması gerektiğini aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu yaklaşım önleyici yaklaşımdır. Ortak sorumluluk içerir, çiftlikten-çatala süreklilik sağlar, bilim temelli bir yaklaşımdır. Yapılandırılmış risk analizini içerir, entegre gıda kontrolüne olanak verir. Proses kontrolüne dayalıdır. Kimyasal katkılar ve kalıntı pestisit ve veteriner ilaçları için günlük alım limitlerinin belirlenmesi gerekir. Doğal toksinler dahil tolere edilebilir kimyasal kontaminant düzeyinin belirlenmesi, tüketiciyi potansiyel risklere karşı (alerjen gibi) uyarıcı etiket geliştirilmesi de elzem."
– "İnovasyonun parayla bir ilgisi yok"
Patiswiss Yönetim Kurulu Başkanı Elif Aslı Yıldız, "Ben şirketimin inovasyon kurulu başkanıyım. Ürünlerimizi piyasaya sürdüğümüzde benzer ürün üreten firmalar AR-GE'ye bizden 100 kat fazla para harcıyordu. İnovasyonun parayla bir ilgisi yok. Olay çalıştığınız insanlar, onları nasıl yönlendirdiğiniz ve işten ne kadar anladığınız ile ilgili." ifadelerini kullandı.
Perfetti Van Mendelli (PVM) Tedarik Zinciri Direktörü Metin Erkaya, müşterinin her kader anında eksiksiz bilgi, kolay ve kalite beklentisini karşılayan deneyim beklediğini aktararak, "İlk satın alma kararı, tekrar satın alma kararı, ürün ve marka bağlılığı, ürünü övme veya kötüleme bu anları içine alır. Ürününüz için asıl kader anı onu oluşturduğunuz andır." değerlendirmesinde bulundu.