KKTC’nin 40. kuruluş yıl dönümü, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen resepsiyonla kutlandı. KKTC Azerbaycan Temsilcisi Ufuk Turganer’in ev sahipliğinde düzenlenen resepsiyona, Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, milletvekilleri, Azerbaycan’da faaliyet gösteren Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, iş adamları ve çok sayıda davetli katıldı. Şehitler için saygı duruşu, Azerbaycan ve Türkiye milli marşlarının okunması ile başlayan programda konuşan Turganer, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 40. yıl dönümüne ulaşmanın heyecanını ve coşkusunu Azerbaycan’da kutlamanın gururunu yaşadıklarını belirterek, “Sözlerimin başında, başta anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü, kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş’ı ve kahraman mücahitlerimizi, vatan toprağı uğrunda kahramanca mücadele ederek canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle yad ederek, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Hayatta olan gazilerimize en derin saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Azerbaycan’ın egemenliği ve toprak bütünlüğünü sağlamak, Karabağ’da zafere ulaşmak için tek yumruk ve tek yürek olan Azerbaycanlı kardeşlerimizi, kahramanca mücadele eden şanlı Azerbaycan ordusunu ve Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i büyük zafer nedeniyle tebrik ediyoruz. Tüm kahraman şehitlerimizi rahmetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Hayatta olan gazilerimize esenlikler diliyorum” dedi.
“Cumhuriyetimiz günden güne gelişerek güçlenmekte ve kalkınmaktadır”
Kıbrıs Türk halkının şanlı tarihinde 15 Kasım 1983’ün bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Turganer, “Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş, 40 yıl önce 15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk halkının meşru ve önüne geçilmesi imkansız istek ve iradesine tercüman olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız bir devlet olarak kurulduğunu dünya ve tarih önünde ilan etmiştir. Yıllarca süren saldırı, tehdit, toplu katliamlarla yok edilmek istenen Kıbrıs Türk halkı, bağımsızlık mücadelesi sonunda büyük bedeller ödeyerek hür iradesi ile kendi devletini kurmuştur” dedi.
“Kıbrıs Türk halkı, 15 Kasım 1983’te kurduğu devleti ile egemenliğinden ve bağımsızlığından vazgeçmeyeceğini dünyaya ilan etmiştir”
Maruz kaldığı tüm zorluklara karşı uzun yıllar boyunca verdiği varoluş mücadelesinin ardından Kıbrıs Türk halkının bugün çatısı altında güven ve huzur içinde bağımsız, egemen ve özgür bir halk olarak yaşamakta olduğu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kurduğunu ifade eden Turganer, “Kıbrıs Türk halkı, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün eşsiz önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkının büyük mücadelesinden ilham alarak ilke ve inkılaplarının ışığında 15 Kasım 1983’te kurduğu devleti ile azınlık olarak yaşamayı kabul etmeyeceğini, egemenliğinden ve bağımsızlığından vazgeçmeyeceğini dünyaya ilan etmiştir. Mutlu Barış Harekatı ile sadece Kıbrıs Adası’nın Yunanistan’a bağlanması önlenmemiş, tüm Kıbrıs Adası’nda demokrasinin temelleri atılmıştır. Uluslararası toplumun Kıbrıs Türk halkına yıllardır uyguladığı haksız ve insanlık dışı ambargo ve izolasyonlara rağmen demokratik, laik ve çağdaş kurumlarıyla kökleşen bir devlet olan cumhuriyetimiz, 40. yılında da halkımızın iradesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin desteği ile günden güne gelişerek güçlenmekte ve kalkınmaktadır” dedi.
“Doğu Akdeniz’in barışın ve istikrarın egemen olduğu bir coğrafyaya dönüşebilmesi için tüm tarafların hak ve hukuka saygı göstermesi kaçınılmazdır”
Uluslararası toplum tarafından Kıbrıs Adası’nda mevcut iki tarafın statüsü arasında oluşturulan eşitsizliğin Kıbrıs konusunun esas nedeni olduğunu ifade eden Turganer, “Bu gerçeklikten hareketle Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar liderliğinde anavatan Türkiye’nin desteklediği egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüde adada iki ayrı devlet esasına dayalı bir çözüm kaçınılmazdır. Doğu Akdeniz’in barışın ve istikrarın egemen olduğu bir coğrafyaya dönüşebilmesi için tüm tarafların hak ve hukuka saygı göstermesi kaçınılmazdır. Kıbrıs meselesinde Kıbrıs Türk tarafı adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunması için daima samimi gayret göstermiştir. Bu çözüm modelinin federasyon temelinde gerçekleşmeyeceği herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda geçen yıl yaptığı tarihi çağrıyı bu yıl da yineleyerek, Kıbrıs konusunda iki egemen, eşit devlet esasına dayanan vizyonumuzun kararlılıkla ilerlediğini uluslararası toplum önünde bir kez daha vurgulamıştır” dedi.
“Güçlü Türkiye ve KKTC vizyonu ile geleceğe emin adımlarla ilerleyeceğiz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz eylül ayında BM 78. Genel Kurulu’ndaki konuşmasında dünya ülkelerini KKTC’nin bağımsızlığını tanıma, diplomatik, siyasi ve ekonomik bağlar kurma çağrısı yapmasının Kıbrıs Türk halkı tarafından memnuniyetle karşılandığını belirten Turganer, “Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ifadeleri Kıbrıs Adası’nda huzur ve barış içinde yaşayacak iki komşu devletin varlığının resmen kabul edilmesinin Kıbrıs konusunun tek çözüm şekli olduğunu dünyaya bir kez daha ilan etmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınma hedefinin Türkiye yüzyılı yolunda ilerleyeceğine inancımız tamdır. Güçlü Türkiye Cumhuriyeti, güçlü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vizyonu ve misyonumuz ile geleceğe emin adımlarla ilerleyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Her alanda güçlendirmeye devam edeceğiz”
Azerbaycan ile KKTC arasında var olan tarihi ve kadim bağların her alanda daha da güçleneceğine inandıklarını belirten Turganer, “Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin hayatımızın her alanında koşulsuz vermekte olduğu sarsılmaz destek ile Kıbrıs Adası’nda Kıbrıs Türkü’nü azınlık gören ve yaşam hakkı tanımayan Rumlara karşı verdiğimiz varoluş mücadelemizin sonunda kurduğumuz devletimizi her alanda güçlendirmeye devam edeceğiz. Büyük Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türkleri olarak devletimizi, anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin desteği ile daha da güçlendirme azim ve kararlılığındayız. Anavatanımızın güçlü siyaseti ve iradesi doğu Akdeniz’de ve yaşadığımız topraklardaki meşru hak ve çıkarlarımızın en büyük teminatıdır” dedi.
Her zaman ve her koşulda Kıbrıs Türkü’nün yanında olan Türkiye’nin garantörlüğünün Kıbrıs Türkleri için vazgeçilmez olduğunu ifade eden Turganer, “Birlikte savunduğumuz milli Kıbrıs davamızda egemen eşit iki devlete dayalı bir çözüme destek vermektedir. Bu duygu ve düşüncelerle şehitlerimizin emaneti, özgürlüğümüzün teminatı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne giden yolda canları ve kanları ile mücadeleye destek veren özgürlük mücadelesi liderimiz Dr. Fazıl Küçük, kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş ve mücadele arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyor, gazilerimizi minnet ve şükranla selamlıyorum” dedi.
Resepsiyon daha sonra Türk mutfağından çeşitli yemeklerin ikram edilmesiyle devam etti.