TRABZON (AA) – Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Doç. Dr. Demet Sağlam Aykut, sosyal medyanın kişiyi gerçek yaşamdan ve yüz yüze iletişimden uzaklaştırmasının, o kişinin yüz yüze iletişim durumunda kaygı yaşamasına neden olduğunu belirtti.
Aykut, yaptığı yazılı açıklamada, sosyal medya kullanımı ile ilgili tespit ve uyarılarda bulundu.
Sosyal medya kullanımının, birçok olumlu yönü olmasının yanı sıra ruhsal sağlık sorunlarına da yol açabildiğine dikkati çeken Aykut, "Sosyal medyanın kişiyi gerçek yaşamdan ve yüz yüze iletişimden uzaklaştırması, onun yüz yüze iletişim durumunda kaygı yaşamasına neden olmaktadır." ifadesini kullandı.
Aykut, bu durumun bireylerin sağlıklı ilişkiler kurmasına engel olduğunu ve bireyleri zamanla yalnızlaştırdığını kaydederek, "Ayrıca uzun süre internet veya sosyal medyada zaman geçirmek, beslenme zamanlarının aksamasına veya sağlıksız beslenme davranışının benimsenmesine, uyku düzeninin bozulmasına ve özellikle hareketsiz yaşam tarzına neden olarak ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilmektedir." uyarısında bulundu.
Yapılan çalışmaların, aşırı sosyal medya kullanımının depresif belirtiler, benlik saygısı, genel ve fiziksel görünüm kaygısı, beden memnuniyetsizliği ile ilişkili olduğunu gösterdiğini aktaran Doç. Dr. Aykut, sosyal medyanın, başkalarının görmek istediği basmakalıp örnekleri sergilemek ve diğerleri kadar popüler olabilmek için kişiler üzerinde çok fazla baskı yaratabildiğine işaret etti.
Aykut, sosyal medya bağımlılığının, bireyin zamanla dış dünyadan koparak çevresiyle iletişim kurmakta güçlük çekmeye başlamasına yol açtığını anlattı.
– "Bireyin öz güven kaybı yaşamasına yol açabilmektedir"
Sosyal medya platformlarının, bireylerin iletişim ve sosyal kaygı gibi çeşitli kaygı durumları yaşamalarına da neden olduğunu vurgulayan Aykut, şunları kaydetti:
"Sosyal kaygı yaşayan birey, fotoğraf, video veya herhangi bir gönderi paylaşması durumunda, paylaştığı gönderinin az sayıda beğeni alması, olumsuz yorum alması veya hiç yorum almaması gibi durumlarda, gönderiyi kaldırma davranışı sergileyebilmekte, bu durum bireyin yetersizlik hissi ya da öz güven kaybı yaşamasına yol açabilmektedir. Benlik saygısı düşük bireyler, sanal ortamlarda kendilerine yeni kimlikler yaratma ihtiyacı duyabilmektedir."
Aykut, yeni nesil iletişim araçlarının, insanlara düşüncelerini paylaşabildiği, tartışma platformlarında bulunabildiği, kitleleri ve insanları bir araya getirebilen sanal bir ortam sunduğunu belirterek, "Bununla birlikte sosyal medyanın kontrolsüzce kullanımı, bireylerin hem ruhsal durumunu hem de çevresiyle iletişimini olumsuz etkilemektedir." değerlendirmesinde bulundu.