İSTANBUL (AA) – Körfez bölgesindeki Arap ülkeleri, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Suudi Arabistan ziyaretiyle büyük ölçüde petrole dayalı ekonomilerini çeşitlendirmede yeni bir ivme yakalamayı amaçlıyor.
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad, Şi'nin ziyareti sırasında Çin-Körfez Ülkeleri Zirvesi, Çin-Arap Ülkeleri Zirvesi ve Suudi-Çin Zirvesi olmak üzere üç zirveye ev sahipliği yapacak.
Birçok bölge liderinin katıldığı toplantılar kapsamında stratejik ortaklık ilişkilerinde denge hedefleniyor.
Çin, başta Suudi Arabistan olmak üzere Körfez ülkelerinden gelen ham petrolün önemli bir ithalatçısı konumunda.
Günde 10 milyon varille dünyanın en büyük ham petrol ithalatçılarından Çin, bunun yarısını Orta Doğu ülkelerinden tedarik ediyor.
– Körfez ülkeleri Çin'le yatırımlarını genişletmek istiyor
Orta Doğu Çin için vazgeçilmez bir enerji kaynağı olsa da Şi'nin dün başlayan 3 günlük Riyad ziyaretinde gündemde başka birçok konu da var.
Bu ziyarette Şi'ye yenilenebilir enerji, sanayi, çelik, mineraller, sağlık, teknoloji ve dijitalleşme alanlarında bakanlar ve özel sektör yetkililerinden oluşan geniş bir heyet eşlik ediyor.
Körfez ülkeleri de Çin'le işbirliği yoluyla geleneksel enerji kaynaklarından uzaklaşarak yenilenebilir enerji, sağlık, teknoloji, elektrikli otomobil ve altyapı yatırımlarına girmek istiyor.
Şi, Riyad'da yaptığı ilk açıklamada Çin ile Suudi Arabistan arasında stratejik bir güven kurulduğunu söyledi.
Çin ile Arap ülkeleri arasında ilk kez bir zirve düzenleneceğine dikkati çeken Şi, Çin ile Arap ve Körfez ülkeleri arasındaki ilişkileri yeni bir düzeye taşımak arzusunda olduğunu kaydetti.
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Abdulaziz bin Selman da ülkesi ile Çin ilişkilerinin büyük bir sıçramaya tanık olduğunu ifade etti.
Bakan Bin Selman, "İki ülke, yenilenebilir enerji alanında ve iklim sorunlarıyla mücadelede işbirliğini geliştirmeye istekli. Her iki ülke de sürdürülebilir enerji gelişimini teşvik ediyor." ifadelerini kullandı.
– Çin, ABD müttefikleriyle dengeyi sağlıyor
Çin Devlet Başkanı Şi'nin ziyareti, ABD Başkanı Joe Biden'ın bölge turundan sadece aylar sonra gerçekleşiyor.
Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında artan jeo-stratejik rekabet, küresel enerji kaynaklarının büyük bölümünü barındıran Orta Doğu bölgesini yeni bir etki mücadelesinin sahnesi haline getiriyor.
Dünyanın en büyük emtia ihracatçısı Çin, endüstriyel ve lojistik projeleri aracılığıyla ABD müttefikleriyle ekonomik dengeleri sağlamaya çalışıyor.
Riyad'da düzenlenecek üç zirveye 30'dan fazla ülke, uluslararası kuruluş ve özel sektör liderinin katılması bekleniyor. Zirveler, bölgesel ve uluslararası alanda büyük ilgi görüyor.
Şi'nin Riyad ziyareti kapsamında anlaşma haberleri de gelmeye başladı. Suudi Arabistan ile Çinli şirketler, çeşitli alanlarda 34 yatırım anlaşmasına imza attı.
Anlaşma törenine katılan Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Halid bin Abdulaziz el-Falih, iki ülke arasındaki köklü ilişkilerin, liderlerin karşılıklı ziyaretlerinin ardından son yıllarda kapsamlı bir gelişme gösterdiğini söyledi. Falih, ülkesinin, 2030 vizyonu kapsamında yenilebilir enerji, endüstri, iletişim, bilgi teknolojisi, biyoteknoloji, turizm ve inşaat gibi çeşitli alanlarda benzeri görülmemiş yatırım fırsatları sunduğunu kaydetti.
Çin Devlet Başkanı'nın ziyareti sırasında diğer Körfez ülkeleriyle de çeşitli alanlarda anlaşmaların imzalanması bekleniyor.
– Körfez ülkeleri petrole bağımlılığı azaltmaya çalışıyor
Aslında Körfez ülkeleri, 2015'te ham petrol fiyatlarında yaşanan çöküşle başlayan krizden bu yana ana gelir kaynakları petrole bağımlılığı azaltmayı amaçlıyor.
Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı verilerine göre, 10 yıl önce tüm gelirleri içinde petrolün payı yaklaşık yüzde 90 olan Riyad, ekonomisini çeşitlendirme çalışmaları neticesinde bu yıl petrol gelirlerini toplam gelirlerinin yüzde 68'ine düşürmeyi başardı.
Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) de turizm, hizmetler, sanayi, tarım ve teknoloji sektörlerine odaklanarak petrol dışı ekonomiyi ilerletmek için adımlar attı.
Kuveyt, Bahreyn ve Umman'ın ekonomik çeşitlendirme planlarını uygulama çalışmalarının ise nakit ihtiyaçlarıyla ilgili nedenlerden dolayı daha yavaş ilerlediği gözleniyor.
Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreterliği verilerine göre, petrol, 6 Körfez ülkesinin toplam gelirlerinin ortalama yüzde 75'ini oluşturuyor.