Savaş sonrası İtalya’sının en etkin entellektüellerinden biri olan şair, yazar, sinemacı Pier Paolo Pasolini 100. doğum yıldönümünde, İstanbul İtalyan Kültür Merkezi ve Kapadokya’da 2006 yılından bu yana restorasyon çalışmaları yapmakta olan, Kapadokya İtalyan Araştırma ve Restorasyon Ekibi tarafından, Uçhisar Kalesinde düzenlenen “Konuş Benimle, Dünya! Pasolini ve Maria Callas ile Medea Kapadokya’da” adlı bir sergi ile anıldı.
Serginin açılışını İtalyan Kültür Merkezi Direktörü Salvatore Schirmo, Kapadokya İtalyan Araştırma ve Restorasyon ekibi başkanı Profesör Maria Andaloro beraber yaptılar. Açılışa Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel, Türkiye’nin İtalya Büyükelçisi Giorgio Marrapodi de katıldı. Uçhisar Kalesinde düzenlenen Sergi 10 Kasım 2022 tarihine kadar ziyarete açık kalacak. Kapadokya’da uzun yıllar kaya resimlerinin restorasyonu misyonunu üstlenen Kapadokya İtalyan Araştırma ve Restorasyon Ekibi Direktörü Maria Andaloro’nun bir fikrinden hareketle, İtalyan Kültür Merkezi Müdürü Salvatore Schirmo ve Gaetano Alfano’nun kuratörlüğünde düzenlenen sergi, Pasolini’nin 1969 yılında önemli bir kısmını Kapadokya’da çektiği Medea filminin mekanlarını, yeniden gündeme getiriyor. Yirminci yüzyıl İtalya’sının en çok tartışılan, kendisini aynı zamanda gazeteci, çevirmen, piyes yazarı, görsel sanatçı ve aktör olarak da tanımlayan Pasolini’nin, Opera’nın gelmiş geçmiş en büyük divası olarak kabul edilen Maria Callas ‘ı başrolde oynattığı Medea filmi, çekildiği mekân olan Kapadokya’yı dünya turizmine açan ilk film olarak da anılıyor.
MEDEA’NIN VATANI KAPADOKYA
Medea filmini çekmek için mekân ararken Kapadokya’nın kendine özgü, binlerce yıldır değişmeyen coğrafyasından etkilenen Pasolini, bugün Karadeniz’den Gürcistan’a kadar uzanan, Medea’nın gerçek vatanı yerine bu bölgeyi tercih etmiştir. Yönetmenin Kapadokya’da Göreme, Ürgüp, Çavuşin’de birinci bölümünü çektiği Medea filmi, klasik efsanenin ideolojik-antropolojik bir yaklaşımla yeniden derin bir biçimde yorumlanmasıdır. Franco Rossellini ve Marina Cicogna’nın yapımcılığında gercekleşen film Pasolini filmleri arasında maliyeti en yüksek filmdir.
“Konuş Benimle, Dünya! Pasolini ve Maria Callas ile Medea Kapadokya’da” sergisi dört bölümden oluşmaktadır; “Medea ve Pasolini ile Kapadokya” her biri bir sanat eseri niteliğindeki filmin karelerinden oluşan birinci bölüm Pasolini’nin Kapadokya ile empatiden oluşan ilişkisini de gözler önüne sermektedir. “Medea ve Fotoğrafçı Mario Tursi ile Kapadokya” ünlü set fotoğrafçısı Mario Tursi’nin fotoğrafları eşliğinde bizi Medea’nın hikayesine götürmektedir. “Medea’dan sonra Kapadokya” adlı üçüncü bölümde ise Medea filminin çekildiği 1969 yılından bu yana geçen yaklaşık 50 yıl içinde Kapadokya’da peyzaj’ın nasıl değiştiğini belgeleyen niteliktedir. Bu bölümde Tuscia Üniversitesinin arşiv ve fotoğraflarından yararlanılmıştır. Bunlardan en önemlisi olan Açık Hava Müzesi, Unesco Dünya Mirası listesine girmiştir(1985), 2016’dan bu yana kaya resimlerini restore eden Tuscia Üniversitesi, Kızıl Çukur ve Güllüdere’deki “Bahçe- Il Giardino” projesi ile İtalyan Benetton Vakfı tarafindan verilen 31. Mimar Carlo Scarpa Peyzaj ve Bahçecilik ödülüne layık görülmüstür. Dördüncü ve son bölümde ise “Rodolfo Fiorenza ve Murat Gülyaz’ın fotoğraflarında Kapadokya” başlığı altında Kapadokya tutkunu iki fotoğrafçı dostun farklı ama birbirini bütünleyen bakış açıları karşı karşıya gelecektir.
Pasolini’nin filmi, Kolkhis’li Kraliçe Medea’nın Iasos tarafından terk edildiği Euripides’in trajedisine dayanıyor. Kıskançlıktan gözü dönen Medea, iki çocuğunu ve rakibesi Glauce’u öldürmek için büyüye başvurur. Böylece Pasolini, filminde, rasyonalitenin egemen olduğu modern dünya ile duyguların yönettiği antik dünya arasındaki çatışma fikrini önerir.