İSTANBUL (AA) – ERCAN ÇAKAR – Bu yıl Dünya Şampiyonası'nda gümüş, Avrupa Şampiyonası'nda da altın madalya kazanan paralimpik okçu Nil Mısır, gözünü olimpiyat şampiyonluğuna dikti.
Yüksekten düşme sonucu omurilik zedelenmesine bağlı felç geçiren Nil Mısır, yaşadığı zorlukların üstesinden gelerek dört yıl önce başladığı okçulukta kısa sürede büyük başarılara imza attı.
Milli sporcu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2002 yılında yüksekten düşme sonucu felç geçirdiğini ve ardından bir süre yatağa bağlı bir şekilde hayatını sürdürdüğünü söyledi.
Bu sürecin kendisi için çok zor geçtiğini anlatan Nil Mısır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Omurilik yaralanmalarında tek problem ortopedik rahatsızlıklarmış gibi bilinir ama bunun yanı sıra birçok problemle başa çıkmak zorunda kalıyoruz. Bunun fiziksel ve ruhsal hasarı o kadar büyük ki. Aslında size konulan tanı tek cümlelik bir tanı ama içeriğine baktığınızda mesane bağırsak problemleri, solunum ve tansiyon problemleri, kas, kemik, eklem, iç organ hasarları gibi çok ciddi sorunlarla karşılaşıyoruz. Bunlara rağmen bu hastalığın en ağır tarafı bağımsızlığınızı kaybetmiş olmak, bir başkasına bağımlı yaşamak zorunda olmanız. Kontrol edebildiğiniz tek şey duygularınız, fikirleriniz ve hayalleriniz. Bunu da tek başına yönetemediğiniz için hiçbir zaman özne olamıyorsunuz. Ben de zorlu bir süreçten geçmekle beraber çok şanslı olduğum konularla bu durumla başa çıktım. Çünkü muhteşem bir ailem ve sosyal çevrem vardı. Bunlara sahipseniz ve çevrenizde değer gördüğünüzü hissediyorsanız zamanla var olmaya ve üretmeye başlıyorsunuz."
Tedavisini aksatmadığını vurgulayan milli sporcu, "Sağ elime kas transferi operasyonu yapıldı. Bu operasyondan sonra kalem tutabilmek için uzun süre fizik tedavi gördüm. Bu tedavi sonrası kalem tutmaya başladım ve üniversiteye hazırlandım. Önce Beykent Üniversitesi Bilgisayar Bölümü'nü kazandım, okudum. Daha sonra Marmara Üniversitesi Dış Ticaret Bölümü'nü kazandım. Burada okurken, ikinci üniversite kapsamında İstanbul Üniversitesi'ne kayıt yaptırdım. Üç yıl okuduktan sonra sağlık sorunlarım nedeniyle dondurmak zorunda kaldım. Şu an Açıköğretim Üniversitesi'nde Radyo ve Televizyon Programcılığı okuyorum." ifadelerini kullandı.
– "Okçular Vakfı'na gelirken, içimde hiçbir umut yoktu"
Nil Mısır, 2019 yılında hastanede tedavi gördüğü sırada gösterdiği mücadelenin birilerinin dikkatini çektiğini vurgulayarak, "Okçular Vakfı'na davet edildim. Kadın kategorisinde sporcu olmadığını, gösterdiğim azimle başarı sağlayabileceğimizi söylediler. Buraya gelirken, içimde hiçbir umut yoktu. Çünkü durumum çok kötüydü. Tekerlekli sandalyede sağlıklı oturamıyordum. Boynumdan aşağısı felç olduğu için ellerimi düzgün kullanamıyordum. Buraya gelme amacım da durumumu gösterip, vazgeçmelerini sağlamaktı. Beni motive ettiler, hızlı bir şekilde başladık." diye konuştu.
Daha sonra Türkiye'de katıldığı şampiyonalarında tecrübe kazandığını anlatan milli sporcu, şunları kaydetti:
"Şubat ayında Dubai'de yapılan Dünya Şampiyonası, benim ilk uluslararası yarışmamdı. Buradaki en tecrübesiz ve yeni sporcu bendim. Buna rağmen 5 kez eleme, 3 kez de final maçına çıktım. Bireyselde dünya ikincisi olarak, Türkiye'ye gümüş madalyayla döndüm. Takımda da arkadaşım Fatma Danabaş ile dünya ikincisi olduk. Tarihi bir madalya aldık. Ama ben çok buruk ayrıldım oradan. Çünkü kürsüye çıktığımda bir başka ülkenin marşının okunması canımı yaktı. Daha sonra Avrupa Şampiyonası'na hep bu motivasyonla hazırlandım. En büyük hedefim İstiklal Marşı'mızı okutmak, bayrağımızı göklere çektirmekti. Çok şükür Avrupa Şampiyonası'nda şampiyon olarak hem İstiklal Marşı'mızı okuttum hem de tarihi bir madalyayla ülkeme döndüm. Daha sonra Türkiye'de yapılan İslami Dayanışma Oyunları'na katıldım ve orada da şampiyon oldum."
– "Hedefim olimpiyatta şampiyon olmak"
Nil Mısır, okçulukta daha büyük başarılara imza atmak istediğini dile getirerek, "Önümdeki en büyük hedef olimpiyatlar. Temmuz ayında Çekya'da Dünya Şampiyonası, ağustos ayında da Hollanda'da Avrupa Şampiyonası var. Bu iki şampiyona da olimpiyat için kota alabileceğimiz organizasyonlar. O yüzden çok önemli. En yakın hedefim bu yarışmalarda derece yapıp, olimpiyatta şampiyon olmak. Bence başarıya ulaşacağız, kendimde bu potansiyeli görüyorum." şeklinde konuştu.
Bu yolda ilerlerken birçok alanda desteğe ihtiyaç duyduklarını vurgulayan Nil Mısır, "Paralimpik spor ülkemizde maalesef çok ilgi duyulan bir alan değil. Öncellikle bunun bilinirliğinin artması çok önemli. Çok başarılı sporcularımız var, fakat bu sporcular medyada hak ettiği yeri bulamıyor maalesef. Bunlarla ilgili bakış açımızı genişletirsek, aslında sesimizi çok daha güçlü bir şekilde duyurabiliriz. Yine maalesef Türkiye'de sponsorluğa bakış açısı tersten gidiyor. Öncelik aslında sporcunun motivasyonunu arttıracak şekilde sponsorluklar sağlamak olmalı. Yurt dışında birçok ülkede bu böyle. Ancak Türkiye'de sadece başarılı sporcu odaklı çalışıyorlar. Bununla ilgili umarım yeni bir bakış açısı kazanırız." değerlendirmesinde bulundu.