TBMM (AA) – HDP Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçin, iktidarın, üniversitelerde, "bilimsel düşünce üretenlere karşı düşman hukuku izlediğini" iddia etti.
TBMM Genel Kurulunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının 2023 yılı bütçeleri üzerinde HDP milletvekilleri söz aldı.
HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, 30 Kasım 2022'de Bursa'da bir lisede görevli din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeninin, Aleviler ve Alevi öğrencilere "Çoğu Alevi ailede çocuğun kimden olduğu belli değildir." sözlerini sarf ettiğini öne sürdü. Hakkında soruşturma açılan bu öğretmenin başka bir okulda görevine devam ettiğini söyleyen Kenanoğlu, "Yine ayrımcılığa, kin kusmaya, zehirlemeye, bu sapkın inancını, sapkın düşüncesini bizim üzerimizden uygulamaya devam ediyor. Bu meczubu ne zaman öğretmenlikten men edeceksiniz?" dedi.
HDP Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçin, iktidarın, üniversitelerde, bilimsel düşünce üretenlere karşı düşman hukuku izlediğini, hiçbir akademik kariyeri olmayan ama iktidara itaat edenlerin üniversite rektörleri olarak atandığını iddia etti.
HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, milliyetçiliğin burjuva ideolojisi olduğunu; hiçbir halkın tarihsel olarak milliyetçi olmadığını söyledi. "Milliyetçilik en büyük zehirlerden bir tanesidir." diyen Çepni, halkların eşitliği ve kardeşliğinin mücadelesinin bu anlamda önemli olduğunu belirtti.
– "Irkçı bir yaklaşım içeriyor"
HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, eğitim sürecinin asimilasyon içermemesi gerektiğini ancak ülkede 3 türlü asimilasyonla karşı karşıya olunduğunu ileri sürdü. Bunları etnik, inançsal ve cinsel asimilasyon olarak sıralayan Bülbül, "Etnik olarak Kürtler, Araplar, Romanlar, Çerkezler, Ermeniler eğitim yoluyla asimile ediliyorlar. İnançsal olarak Ezidiler, Aleviler, inanmayanlar ve Hristiyanlar asimile ediliyorlar. Türkler de asimile ediliyor çünkü Türklere dair televizyonlarda ve farklı yerlerde yaptığınız şeyler ne yazık ki Türk halkının kadim değerini, kutsal kültürünü içermiyor; uyduruk, ırkçı bir yaklaşım içeriyor." ifadelerini kullandı.
Ana dilde eğitimin önemli olduğunu belirten Bülbül, "2022 yılında, 21'inci yüzyılın birinci çeyreğinde neden ana dilde eğitim yasak? Kürtlerde, Araplarda, Romanlarda ana dilde eğitimin olmaması suçtur." görüşünü savundu.
HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer, annesinin ve babasının Türkçe bilmediğini, kendisinin de Türkçe'yi sonradan öğrendiğini anlattı. Ana dilinde konuşma yapamadığını söyleyen Taşçıer, Anayasa ve İçtüzüğün buna imkan verecek şekilde değiştirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Taşçıer, daha önceki Genel Kurul toplantısında da ana dilinde konuşmak istediğini ancak TBMM Başkanvekili Haydar Akar'ın İçtüzük dolayısıyla kendisine izin vermediğini hatırlattı. HDP'li Taşçıer, "30 milyon ana dili Kürtçe olan vatandaş var. Onların dili, ikinci resmi dil olmalı. Muhalefetle beraber bunun için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Bu bir lütuf değil, bizim doğal hakkımız." ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanvekili Haydar Akar, Genel Kurulu, Anayasa ve İçtüzüğe göre yönettiğini, hatiplerin sözlerinin ne anlama geldiğini anlamak zorunda olduğunu belirtti.
HDP Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin, yoksul çocuklar için çok önemli olduğunu ancak AK Parti'nin bunu önemsemediğini iddia etti.
Devlet okullarında tuvaletlerin temizlenmediğini, okul aile birliğinin tüm ihtiyaçları karşılamasının beklendiğini savunan Koçyiğit, "Öte yandan bütün okulları imam hatibe dönüştürdüler. Çocuğunuzu imam hatibe göndermek istemiyorsanız ya özel okula göndereceksiniz ya bir sahtekarlıkla adresinizi taşıyacaksınız ya da o mahalleden taşınacaksınız. Bu sizin eğitime ne kadar ideolojik yaklaştığınızı ortaya koyuyor." diye konuştu.