Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen kültür sanat etkinlikleri çerçevesinde ‘Medeniyetimizin Dirilişi: Sezai Karakoç’ konulu panel gerçekleştirildi. Konuşmasında, Karakoç’un inandığı değerler uğruna hiçbir taviz vermediğini ifade eden Başkan Yüce, programın sonunda ünlü şairin duygu yüklü Mona Roza adlı şiirini okudu.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Kasım kültür sanat etkinlikleri çerçevesinde diriliş şairi Sezai Karakoç, AKM’de düzenlenen programla anıldı. Medeniyetimizin Dirilişi: Sezai Karakoç konulu panelde, ünlü şairin hayatına dair kısa bir film gösterimi yer aldı. Prof. Dr. Fatih Andı, Prof. Dr. Turgay Anar, Dr. Öğr. Üyesi Mesut Koçak ve Prof. Dr. Yılmaz Daşcıoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı programda, Başkan Ekrem Yüce’nin ünlü şairin Mona Roza adlı şiiri okuması, salonda büyük coşkuya sebep oldu. Program sonunda ise katılımcılara kura ile Karakoç’un Hatıralar adlı 2 ciltlik kitabı hediye edildi.
Programda konuşan Prof. Dr. Yılmaz Daşcıoğlu, Karakoç’un sadece bir şair olmadığını vurgulayarak, “Karakoç kadar birçok alan ile ilgilenerek, bulunduğu çağı çepeçevre kuşatmaya çalışan ve Müslüman sıfatıyla düşünme yönünü ön plana çıkarmaya gayret gösteren bir şairdi. O dönemde tamamen kendi imkanları ile hareket eden o kısıtlı ve sıkıntılı günlerde tüm olanakları değerlendirmeye çalışan özel bir şahsiyettir” dedi.
Prof. Dr. Turgay Anar, Karakoç ile bizzat tanışma fırsatı bulduğunu ifade ederek, “Kendisi her şeyden önce oldukça sükûnet içerisinde bir insandı. Bu sükûnet kendini var eden ve o sükunetin arkasındaki ırmağı gösteren en şiirsel öğelerden birisidir. Rahmetli şairin bir diğer özelliği ise, yaşarken şiirlerinin tek bir alana hapsedilmeyişidir. Çünkü Karakoç, batı medeniyetine oldukça hakim bir kişiliktir. Yani kendisini özellikle besleyebilecek tüm alanları profesyonel bir şekilde kullanabilen nadir şairlerden birisidir” diye konuştu.
Prof. Dr. Fatih Andı ise konuşmasında Karakoç’un kendi çağına getirdiği yeniliğe işaret ederek, “İsmi anıldığı anda başka bir kelime isminin hemen yanına ilişir; o da diriliştir. Bu toplumun siyasi ve kültürel hayatında neredeyse yarım asırdır Karakoç’un diriliş ruhu vardır. Bu kavram kendi çağında getirdiği yenilik ise bireysel ve toplumsal boyutta kazandırdığı hayatın her alanına bir katkı ve yorum getirme çabasıdır. Şairin gösterdiği bu diriliş ruhu, toplumun her kesimi ve her yaş grubundaki bireylerden karşılık bulmuş ve günümüzde halihazırda bu fikirler ufuk açıcı bir rol üstlenmiştir” şeklinde konuştu.
Dr. Öğr. Üyesi Mesut Koçak, “Rahmetli Karakoç tarihi, medeniyetin en önemli parçalarından birisi olarak görüyor. Geçmişe önemli ölçüde yönelinmesi gerektiğini ve İslam medeniyetinin tekrar diriltilmesi gerektiğini savunur. Tarihin ibretlerle dolu olduğunu, dolayısıyla tarihi bilmenin toplumsal olarak karşılaşılabilecek tüm sıkıntılara bir anlamda hazırlıklı olmak olduğunu savunmaktadır. Bir toplumun kendi idealini oluşturması oldukça önemli olduğunu savunan Karakoç, aynı zamanda tarihin günlük politikalara kurban etmeden ciddiyetle ele alınması gerektiğini savunur” ifadelerini kullandı.
Programda konuşan Başkan Yüce, ünlü şairin savunduğu değerler noktasında hiçbir zaman taviz vermediğini ifade ederek, “Rahmetli Sezai Karakoç, bir şair olmanın yanında aynı zamanda önemli bir mütefekkir ve yılmaz bir dava adamı idi. Onun fikirleri ve mücadele alanı alışılagelmişin dışında, hiçbir güce dayanmadan ve inandığı değerler noktasında hiçbir taviz vermeden hareket etmesiydi. Kendisi yaşadığı çağın içerisinde kaybolmadan aynı zamanda o çağın da tüm reflekslerine hakim bir diriliş tasavvuru geliştirdi. Fikirleri ve düşünceleriyle olduğu kadar şahsiyetiyle de oldukça özel bir karakterdi Karakoç. Erdemli ve mütevazi bir hayatı vardı. Sadece bu toprakların değil aynı zaman batı medeniyetine de hakim oluşu, Karakoç’un izlediği seyir çizgisinde somut ve sonuç odaklı fikirlerin doğmasını sağladı. Bizler kendisinden razıyız, Mevlam da razı olsun. Kendisi bu topluma çok önemli fikirler bırakarak bir anlamda dünya sürgününü tamamladı. İnşallah bizlerde şahsı manevileri ve fikirlerini yaşatarak, üzerimize düşen sorumluluklarımızı yerine getireceğiz. Bu vesile ile ben bir kez daha şairimiz, mütefekkirimiz Sezai Karakoç’u rahmetle anıyor ve programın hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.