Diyarbakır’da Memorial Dicle Hastanesinde görevli diyetisyen Şilan Alyamaç, Kurban Bayramı’nda beslenme hakkında önemli önerilerde bulundu.
Memorial Dicle Hastanesinde görevli diyetisyen Şilan Alyamaç, bayramlarda sıklıkla hazırlanan göz kamaştırıcı ve iştah kabartıcı şık sofraların, ’Bunun tadına bakayım’, ’Bir tabak daha alırım’ gibi söylemlerle amacından sapabilmekte olduğunu söyledi. Kişinin bu günlerde fazla yemek yediğinde nefes almada zorluk, hızlı soluma gibi problemler yaşayabilmekte olduğunu belirten Alyamaç, “Bununla birlikte mide yanmaları, kramplar ve ağrılar görülebilir. Kırmızı et yemekleri veya kavurma tüketiminin artması da kalp ve damar hastaları, diyabet, hipertansiyon, böbrek hastaları için risk oluşturmaktadır. Yemek çeşitlerinin, şeker ve şekerli besin tüketiminin, porsiyon miktarının artması ile tartıda da bir sürpriz ile karşılaşılabilir. Bu dönemde sağlıklı kalmak ve kilo almamak için bazı kurallara uyulması önemlidir” dedi.
Yetişkinlerde günlük su tüketimi minimum 3 litre olması gerektiğini aktaran Alyamaç, “Bayram ziyaretlerinde hamur işleri, çikolata ve ağır tatlılar yerine sütlü tatlılar; meyve suyu veya gazlı içecekler yerine açık çay veya bitki çayları tercih edilmelidir. Yeterli ve dengeli bir beslenme şekli oluşturabilmek için (özellikle et tüketirken) diğer besin gruplarına da (ekmek, süt grubu, sebzeler, meyveler) yer verilmelidir. Bayram öncesi yağ tüketiminin azaltılması önemlidir. Lifli gıdalar tüketilmeye özen gösterilmelidir. Alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. Bayram ziyaretlerinde çay ve kahve tüketim miktarına dikkat edilmelidir. Kavurma ve kırmızı etin olduğu öğünler için öğle saatleri tercih edilmelidir. Etli yemeğin yanında pirinç pilavı veya makarna yerine bulgur, ayran ya da cacık tercih edebilir. Geleneksel yemeğe dönüşen kavurmayı hazırlarken içine tereyağı veya kuyruk yağı eklemek yerine kendi yağında ve suyunda pişmesini beklemek daha sağlıklı olacaktır” ifadelerinde bulundu.
“Kurban etlerinin doğru işlemlerden geçirilmesi önemli”
Kurban etinin steril ortamda kesilmesi gerektiğine değinen Alyamaç, “Kesilen etlerin yıkanması sakıncalı bir durumdur. Etin ıslak kalması nem oranını artırmış olacağından bakteri üreme hızı da artacaktır. En iyi yöntem ise yıkamak yerine yüksek ateşte pişirmek olacaktır. Uzun süre saklama durumunda hava almayacak şekilde paketlenerek uygun boyutlar halinde muhafaza edilmelidir. İdeal boyut kuşbaşı formudur. İdeal paketleme şekli ise kilitli poşetler olacaktır. Etin uzun süre saklanması gerektiğinde buzdolabının dondurucu kısımları kullanılmalıdır. Birkaç gün boyunca dolaba konmayan etler kokmaya ve yeşillenmeye başlayabilir. Et dinlendirilerek pişirilmelidir. Minimum 12 saat buzdolabında beklettikten sonra pişirilmesi önerilmektedir” şeklinde konuştu.