– Van Gölü'nün karşısındaki Ayanis Kalesi (dron)
– Kalede ortaya çıkarılan dört oda (dron)
– Kaledeki kazı çalışmaları
– Kalede ortaya çıkarılan buluntular
– Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı ile röportaj
– Kazılarda ortaya çıkarılan bronz mimari kaplama levhası
– Bronz mimari kaplama levhasının temizlenmesi
– Arkeolog Dr. Oğuz Aras ile röportaj
Van'da Urartulara ait mimari kaplama levhası bütün halde bulundu
– Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı:
– “Oldukça ünik bir eser. Şimdiye kadar Urartularda parçalar halinde bulunsa da tüm olarak kayıtlara geçmiş tek örnek olması açısından heyecan verici. Üzeri bezemeli bu eser, büyük olasılıkla bir mimari süsleme öğesi olarak kullanılmış”
VAN (AA) – MESUT VAROL – Urartular tarafından Van Gölü'ne hakim tepeye yaptırılan Ayanis Kalesi'nde yürütülen kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan odada, kraliyet ailesinin duvarda süs olarak kullandığı değerlendirilen bronz mimari kaplama levhası bütün halde bulundu.
Van'ın Tuşba ilçesinde yaklaşık 2 bin 700 yıl önceden bugüne ulaşan süslemeleri, kerpiç duvarları, taş işlemeleriyle Urartu Krallığı'nın en görkemli yapılarından biri olan kalede, 34 yıldır kazı ve restorasyon çalışmaları yürütülüyor.
Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı başkanlığında kalenin kuzey yamacında yapılan kazılarda, birbiriyle bağlantılı 4 yeni oda ortaya çıkarıldı.
Yeni yapılarda sürdürülen kazı çalışmalarında, Urartularda kraliyet ailesinin duvar ve kapılarda süs olarak kullandığı, bronzdan yapılan üzeri bezemeli kaplama levhasına rastlandı. Bütün olarak ortaya çıkarılan eser, arkeologlarca laboratuvar ortamında analiz edilecek.
– “Bu buluntu bizi çok heyecanlandırdı”
Prof. Dr. Işıklı, AA muhabirine, kalede bulunan Haldi Tapınağı ile bağlantılı bütün yapıları ortaya çıkarmak istediklerini söyledi.
Kalenin kuzeyinde sürdürülen çalışmalarda çok şaşırtıcı bulgularla karşılaştıklarını anlatan Işıklı, “Bu yıl tespit ettiğimiz 4 yeni yapıdan 3'ünün mimarisini belirledik, birini henüz çözemedik. Sıra sıra ve birbirleriyle bağlantılı oda grupları söz konusu. Burası bu anlamda bizi şaşırtan veri gruplarına sahip. Odalarda, seramik başta olmak üzere birçok buluntu ortaya çıktı. Bol sayıda ahşap yapı grupları bulundu. Bunlar bize mimarinin detayları hakkında önemli bilgiler sunmakta ancak ne amaçla kullanıldığını henüz belirleyemedik. Tapınak ve çevresindeki sır devam ediyor.” dedi.
Yeni odaların birinde ünik (tek, eşi olmayan) bir buluntuyla karşılaştıklarını belirten Işıklı, şunları kaydetti:
“Kuzeyde ortaya çıkardığımız yapı grubunun işlevini öğrenmeye çalışıyoruz. Sıra halindeki bu yapıları anlamak için daha fazla bulguya ihtiyaç var. Çalışmalarda bronz mimari kaplama bir levha bulduk. Bu buluntu bizi çok heyecanlandırdı. Oldukça ünik bir eser. Şimdiye kadar Urartularda parçalar halinde bulunsa da tüm olarak ele geçirilen tek örnek olması açısından heyecan verici. Üzeri bezemeli bu eser, büyük olasılıkla bir mimari süsleme öğesi olarak kullanılmış. Urartularda tek örnek olarak karşımıza çıkıyor.”
– “Bu buluntu, bir duvar süslemesi”
Metal buluntularla ilgili çalışma yürüten arkeolog Dr. Oğuz Aras ise levhanın arkeolojik kazılarda orta çıkarılan yeni bir örnek olduğunu ifade ederek, şu bilgileri verdi:
“Urartular büyük bir maden ağına sahip, bunu her alanda görebiliyoruz. Duvar süslemelerinden de bunu anlıyoruz. Bu buluntu da bir duvar süslemesi. Ortasında ve köşelerinde duvara sabitlenen süsleme öğeleri var. Üzerinde kapalı tomurcuklar yer alıyor. Merkezinde yine kabartılı süslemeler var. 2 gün nemli toprağında bıraktık. Şu an güneş görmeyen bir noktada temizleme çalışmalarına başladık.”