BRÜKSEL (AA) – Avrupa'da 15 ülke, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da 4 bin konutluk yasa dışı Yahudi yerleşim birimine onay vermesini geri almaya çağırdı.
Fransa, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Almanya, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Norveç, Polonya, İspanya ve İsveç Dışişleri Bakanlıklarından ortak yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada "İsrail Yüksek Planlama Konseyinin Batı Şeria'da 4 binden fazla konut inşa etme planlarını ilerletme kararından derin endişe duyuyoruz. İsrail makamlarını bu kararı geri almaya çağırıyoruz. Yeni konut birimleri, iki devletli çözüme ek bir engel teşkil edecektir." denildi.
Yerleşimlerin uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiği, adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın önünde durduğu vurgulanan açıklamada, Doğu Kudüs ve C Bölgesi'ndeki Filistinli nüfusu etkileyen yıkımlar ve tahliyelerin de gelecekteki bir Filistin devletinin yaşayabilirliğini doğrudan tehdit ettiğine dikkat çekildi.
Açıklamada "Bu bağlamda, İsrail makamlarını özellikle (Batı Şeria'nın güneyindeki El Halil kentine bağlı) Mesafir Yatta'da planlı herhangi bir yıkım veya tahliyeye devam etmemeye çağırıyoruz." ifadesi kullanıldı.
Avrupa Birliği de dün söz konusu kararı kınadığını bildirmişti.
– İsrail'in son yerleşim kararı
İsrail dün Batı Şeria'nın kuzeybatısındaki Nablus, merkezdeki Ramallah, el-Halil ve Beytüllahim çevrelerinde yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin inşasını içeren planları kabul etmişti.
İnsan hakları örgütlerine göre, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs çevresinde yaklaşık 660 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor. Uluslararası hukuka göre, İsrail'in işgali altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki yapılaşması yasa dışı yerleşim yeri sayılıyor.
Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı.
Yüzde 18'i kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e, güvenliği ise İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin idare ve güvenliği İsrail'e bırakılmıştı.