ANKARA (AA) – Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "İslam ve Müslümanlar aleyhine yapılan karalama kampanyalarının hız kazandığı bir dönemde işimizin hiç de kolay olmadığını bilmemiz gerekir. Bu noktada İslam aleyhtarlığının arka planını doğru okumak da küresel çıkar ilişkilerini ve kirli emperyalist emelleri görmek açısından son derece önemlidir." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonu'nda dört gün sürecek, 9. Yurt Dışı Din Hizmetleri Konferansı, Kur'an-ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
Burada bir konuşma yapan Erbaş, konferansın ana hedefinin başkanlığın yurt dışı din hizmetlerini gözden geçirmek ve çağın getirdiği imkanlar çerçevesinde yeni hizmet alanları ile stratejilerini oluşturmak için kapsamlı bir istişarede bulunmak olduğunu söyledi.
Sunumlar, değerlendirmeler ve tecrübe paylaşımları ekseninde birçok hayati meseleyi müzakere edeceklerini ifade eden Erbaş, "Dünyamız zor bir sürecin içinden geçiyor. Yeryüzü her geçen gün yeni küresel musibetlerle kuşatılıyor. İnsanlığın geleceğe dair umutları gittikçe zayıflıyor. Tüm bunların karşısında bugün insanlığın öncelikle yapması gereken şey kendini ciddi bir muhasebeye tabi tutmaktır." diye konuştu.
Bilim ve tekniğin olağanüstü ilerlemesine rağmen insanlığın değer ve ahlak müktesebatını çağın gerçeklikleriyle buluşturma noktasında yetersiz kaldığını belirten Erbaş, şunları kaydetti:
"Küresel boyutta yaşanan birçok sorunun ve krizin temelinde inancı, adaleti, hakkaniyeti, merhameti ve umudu örseleyen bir yaklaşım vardır. Ailevi sorunlardan toplumsal çözülmelere, terör olaylarından küresel savaşlara, iklim değişikliğinden gıda krizine kadar insanlığı tehdit eden ve insanlığın geleceğini ipotek altına alan bütün bu olumsuzluklar, aslında adaletin ve merhametin kaybedilmesinin acı bir yansımasıdır. Hırs ve ihtirasla dünyevileşmenin vahim bir tezahürüdür. Son birkaç yıldır bütün dünyayı etkisi altına alan salgın hastalık başta olmak üzere, çağın bütün maddi ve manevi krizlerini de bu minvalde okumak gerektiği kanaatindeyim."
Dünyada yaşanan gelişmelerin insanlığın büyük bir dönüşüme ve değişime zorlandığına işaret ettiğini vurgulayan Erbaş, iletişim ve etkileşim alanındaki baş döndürücü hızın, yerleşik alışkanlıkları, inanç, ahlak, değer ve davranış kalıplarını büyük bir dejenerasyona uğrattığını gördüklerini vurguladı.
– Din ve irşat hizmetleri
Din ve irşat hizmetlerinin anlam ve etki bakımından çok önemli olduğuna dikkati çeken Erbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hayatın merkezinde yer alan dijital dünyanın gerçekliklerini de dikkate alarak yeni bir yol haritası çizilmesi elzemdir. Dinimizin barış ve esenliği önceleyen rahmet mesajlarını daha etkili bir şekilde insanlara iletebilmemiz için bilgi, bilinç ve güzel ahlaka dayalı yeni pratikler geliştirmek zorunda olduğumuzun altını çizmek isterim.
İslam ve Müslümanlar aleyhine yapılan karalama kampanyalarının hız kazandığı bir dönemde işimizin hiç de kolay olmadığını bilmemiz gerekir. Bu noktada İslam aleyhtarlığının arka planını doğru okumak, küresel çıkar ilişkilerini ve kirli emperyalist emelleri görmek açısından son derece önemlidir. Nitekim kimi çevreler tarafından medya vasıtasıyla yapılan dezenformasyon ve algı operasyonları, bir yandan emperyalistlerin sömürge politikalarına zemin oluştururken diğer yandan da insanların İslam'ın hayat veren ilkelerinden ve değerlerinden uzak kalmasına sebep olmaktadır."
Ali Erbaş, başkanlığın yurt dışındaki hizmetlerinin en temel gayesinin soydaş ve dindaşların büyük bir onur, özgüven ve kararlılık içinde varlığını kendi değerleriyle sürdürmesini temin etmek olduğunu ve bunu gerçekleştirmenin yolunun da dini ve milli kimliğin bir bütün olarak korunmasından geçtiğini söyledi.
Başta gençlik, eğitim ve aileye yönelik projeler olmak üzere, kültür, sanat, ticaret gibi alanlarda kapsamlı çalışmalar yapabilmek için paydaş kurum ve kuruluşlar arasında sürdürülebilir bir iş birliğine ve güçlü bir koordinasyona ihtiyaç olduğunu ifade eden Erbaş, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Başta Dışişleri Bakanlığımız ve Milli Eğitim Bakanlığımız olmak üzere diğer ilgili bakanlıklarımızın yanı sıra Yurtdışı Türkler Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlarımızın ve TİKA, TDV, Kızılay, Maarif Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü gibi kuruluş ve organizasyonlarımızın müşterek çalışmasını önemsiyoruz.
Bizlere düşen, Kur'an ve sünnetin rehberliğinde, İslam'ın hak, hakikat ve adalet anlayışını günümüz dünyasına her dem yeniden teklif etmektir. İnsanlık ailesinin her bir ferdini, merhamet ve adalet elçisi Peygamber efendimizin çağlar üstü örnekliği ve üstün ahlaki vasıflarıyla tanıştırmak için var gücümüzle çalışmaktır."