ANKARA (AA) – Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, 2022'nin ilk çeyreğinde gerçekleşen yüzde 7,3'lük büyüme rakamına ilişkin, "Yüksek maliyet ve likiditeye ulaşmanın zorlaştığı bir dönemde sanayi sektörü ekonomimizin yüz akı olmuş ve büyümeye önemli bir katkı sağlamıştır." ifadesini kullandı.
Özdebir, Türkiye İstatistik Kurumunca açıklanan bu yılın birinci çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını değerlendirdi.
Sanayi sektörü ve sektörün ihracata katkısıyla Türkiye ekonomisinin ilk çeyrekte yüzde 7,3'lik büyümeye ulaştığını belirten Özdebir, şunları kaydetti:
"2021 ilk çeyreğinde olduğu gibi 2022 ilk çeyreğinde de dış talep ve hane halkı tüketimine dayalı bir büyüme performansı ön plana çıktı. Yılın ilk çeyreğinde tüm ana sektörler GSYH büyümesine olumlu yönde katkı sağlarken, sadece inşaat sektöründe daralma gerçekleşti. Son üç çeyrektir devletin nihai tüketim harcamalarındaki azalma eğilimi önemli bir gelişmedir. Ülkemiz büyük altyapı yatırımlarının birçoğunu gerçekleştirmiş olup, bundan sonraki süreçte cari açığa yol açan ürünler başta olmak üzere kaynaklarımızı üretime kanalize edecek bir seferberlik başlatmalıyız."
Özdebir, Kovid-19 salgını sonrasında büyümenin itici gücü olan sanayi üretiminin, yılın ilk çeyreğinde de yüzde 7,4 artışla büyümenin önemli lokomotifi olduğuna dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Yüksek maliyet ve likiditeye ulaşmanın zorlaştığı bir döneme rağmen sanayi sektörü ekonomimizin yüz akı olmuş ve büyümeye önemli katkı sağlamaya devam etmiştir. Sermaye malı üretiminin dört çeyrek sonra pozitife dönmesi, diğer sektörlerdeki ivme kaybı karşısında yatırımların bunu telafi ettiğini göstermektedir. Bu durum, gelecek dönemde üretimin devamlılığı ve ekonominin istihdam yaratma kapasitesi açısından olumlu bir gelişmedir."
– "Sürdürülebilir büyüme imalat sanayisinin güçlendirilmesiyle mümkün olacaktır"
Mevsimsellikten arındırılmış büyümenin bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,2 artmasının, büyümede ivme kaybını ortaya koyduğuna işaret eden Özdebir, Rusya-Ukrayna Savaşı ile dış talebin büyümeye katkısının gelecek çeyreklerde azalacağının da dikkate alınması gerektiğini belirtti.
Özdebir, büyümenin topluma yansımasının önemine de değinerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Burada büyümenin kalitesi ön plana çıkmaktadır. Çalışanların iş gücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı geçen yılın birinci çeyreğinde yüzde 35,5 iken, bu çeyrekte yüzde 31,5 seviyesine gerilemesi, gelir adaleti açısından dikkat edilmesi gereken oldukça önemli bir husus olarak görülmelidir. Sonuç olarak, küresel ekonomide belirsizlikler her geçen gün artmakta ve bu belirsizlikler öngörülen toparlanmayı kırılgan hale getirmektedir. Ulusal ekonomimizin güçlendirilmesi, sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme, ulusal sanayi üretiminin, özellikle de katma değeri yüksek üretim yapan imalat sanayisinin güçlendirilmesiyle mümkün olacaktır."