İSTANBUL (AA) – İstanbul Gelişim Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hatice Bulut, ‘‘İnek sütü proteini alerjisi (İSPA), 3 yaşından küçük bebek ve çocuklarda en sık görülen besin alerjilerindendir. Erken çocukluk döneminde her 100 çocuktan 7’sinde görülebilmektedir.’’ ifadelerini kullandı.
İstanbul Gelişim Üniversitesi'nden yapılan açıklamada Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Bulut, özellikle bebeklerde yaşamlarının ilk 3 yılında ortaya çıkan inek sütü alerjisine karşı neler yapılması gerektiği hakkında bilgi verdi.
Hem çocuklarda hem de yetişkinlerde ortaya çıkan inek sütü alerjisinin birçok faktöre bağlı olarak gelişebildiğini aktaran Bulut, "İnek sütü alerjisi, süt ya da sütten yapılmış gıdaların tüketildiği durumlarda bağışıklık sisteminin normal olmayan bir cevap vermesiyle kendini gösteriyor." değerlendirmesini yaptı.
Bulut, klinik olarak, ani, hayatı tehdit edici reaksiyonlardan, kronik uzun sürede gelişen durumlara kadar ciddi belirtileri olabilen, hastanın ve ailesinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen alerjiye ilişkin, şunları kaydetti:
‘‘İnek sütü proteini alerjisi (İSPA), 3 yaşından küçük bebek ve çocuklarda en sık görülen besin alerjilerindendir. Erken çocukluk döneminde her 100 çocuktan 7’sinde görülebilmektedir. Çocuklarda en sık görülen besin alerjisi tipi olan inek sütü alerjisi, bağışıklık sisteminin sütün içerisinde yer alan bir veya birden fazla proteine aşırı tepki vermesi sonucu oluşur. Bebeklerde, hayatın ilk aylarında belirtiler gösteren bu alerji türü, inek sütü içeren formül mamalarla beslenmeyi takiben günler veya haftalar içinde görülebilir. Alerji kendini şu belirtilerle gösterebilir; yüzde 50-60 oranda ürtiker, kontakt dermatit veya atopik dermatit, kanlı veya sümüksü kaka, karında aşırı gaz ve şişlik, kaşık reddi ve sık sık kusmalar, bulantı, kolik, yutma güçlüğü, ishal, kabızlık, büyüme geriliği, sık hışıltı, öksürük atakları, burun mukozasının solukluğu ve burun-geniz akıntısı, burun tıkanıklığı şeklinde olabilir."
– "Emziren annelere magnezyum desteği önemli"
Fiziksel muayene, deri testi ve daha birçok çeşitli testle inek sütü alerjisi tanısı konulduğunu bildiren Bulut, bulguların genellikle 6 ila 12 aylık bir süreçte ortaya çıkmasından dolayı 2 yaş öncesi süt alerjisi tanısı koymanın ve tedavi etmenin oldukça önemli olduğunu vurguladı. Beslenmesine anne sütü ile devam eden süt alerjili bebeklerde, annelerin de genelde süt ve süt ürünlerinin olmadığı diyete girdiklerini belirten Bulut, bu tür diyetleri uygulayan emziren annelere 1000 mg/gün kalsiyum desteğinin önerildiğini kaydetti.
Hatice Bulut, şöyle devam etti:
"İnek sütü alerjisi tedavisinin temelinde inek sütü ve inek sütü içeren besinlerin diyetten uzaklaştırılması olduğu için ek gıdalara geçiş döneminde de emen bebeklere bu şartlar doğrultusunda beslenme şeması yapmak, anne ve bebeğin yaşamını kolaylaştırıyor. Diğer bir önemli nokta da inek sütü ile keçi sütü arasında çapraz reaksiyon görülme oranının çok yüksek olması ve tüketilmesinin önerilmemesi. İnek sütü alerjisi olan çocukların yüzde 13 ile yüzde 20’sinde dana etine karşı da alerji görülüyor, bu yüzden alerjili çocukların düzenli aralıklarla çocuk alerji ve çocuk sağlığı ve hastalıkları polikliniklerinde takip edilmesi gerekli."
News
