İSTANBUL (AA) – HÜSEYİN EROĞUL – Beşiktaş Kulübünün 29 Mayıs'ta yapılacak seçimli olağan genel kurulunda başkan adayı olan Fuat Çimen, siyah-beyazlı kulübün yönetilemediğini fark ederek başkanlık için yola çıktıklarını söyledi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Çimen, "2,5 yıl önce Beşiktaş yönetilemiyor fikriyle yola çıktık. 'Beşiktaş Sensin Hareketi' olarak başkan adayıyım. Biz 2 sene öncesinden, bu işler buraya gelmeden 'Beşiktaş yönetilemiyor' diyerek neler yapılır, nasıl çözüm buluruz deyip önce hastalığı tetkik ettik, tedavi yöntemlerini araştırdık bugün de Beşiktaş camiasının karşısına çıktık. Motivasyonumuzun tek bir cümlesi var, Beşiktaş yönetilemiyor." dedi.
– "Kulüplerin paralı başkana değil finans aklı olan başkana ve liyakatli yönetim kuruluna ihtiyacı var"
Kendilerine en çok 'Paran var mı, kasa kolaylığını nasıl sağlayacaksın' diye sorulduğunu söyleyen Çimen, "Paralı başkan, finansör başkandır. Finansör başkan koyduğu parayı nasıl değer kaybetmeden ya da bu paradan nasıl gelir elde edebilirim diye düşünebilen başkanlardır. Bu tüm kulüpler için geçerli ama finans aklı olan başkan parayı nasıl bulacağını bilir. Paranın kolay bulunmayacağını bildiği için rahat harcayamaz. Kulüplerin paralı başkana değil finans aklı olan başkana ve liyakatli yönetim kuruluna ihtiyacı var. Hukuki ve idari olarak Alman kulüpleri bize çok benzer. Alman kulüplerinde hangi zengin başkan var? Ancak, bir sistem ve finans aklı var. Liyakatle göreve geliyorlar. Bizim de mottomuz akıl, bilim ve liyakat. Bütün yönetim kurulu üyelerimiz kendi alanlarında uzman. İşimizi yapacağız. Finans aklı olan başkan ve yönetim kurulu tüm kulüplere lazım." ifadelerini kullandı.
Siyah-beyazlı kulübün borcunun hızla arttığını vurgulayan Çimen, "Beşiktaş'ın borcu inanılmaz şekilde artıyor. 2000 senesinde 6 milyon dolar borçtan bugün 450 milyon dolara çıkmış bir borç var. Beşiktaş'ın parası hunharca harcanıyor. Ceyhun Kazancı'ya bir basın toplantısında 'Mayıs'ta kongre var, yeni yönetim gelirse Valerien Ismael ile çalışmak istemezse ne olur?' diye soruldu. 'Küçücük bir tazminatı var' diye cevap verdi. Küçücük bir tazminat 800 bin avro. Bu Ceyhun Bey'in ya da Ahmet Bey'in cebinden çıkacak bir para değil. Bu Beşiktaş'ın kasasının kolaylıkla nasıl açılıp parasının harcandığını gösteren, bizim ne kadar doğru tespit yaptığımızı anlatan bir örnek. Beşiktaş'ın bu kadar borca batırılmaması ve bir yerden döndürülmemesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
– "Çebi'nin iyi bir lider olmadığını düşünüyorum"
Çebi yönetiminin kazanılan 3 kupaya rağmen eleştirilmesinin dramatik olduğunu söyleyen Çimen, "Bütün başkanlar başarılı olmak için yola çıkar. Bir tepkiyi çok yoğun alıyorsanız, haklıysa ve provokasyon olmadığına da eminseniz istifa etmek de bir erdemdir. Ben ve arkadaşlarım böyle bir şeyle karşılaşacağımızı düşünmüyorum. Taraftarlarımız bizi tanıdıkça, yaptıklarımızı gördükçe daha çok teveccüh göstereceklerdir. Yönetimdeki çatlakları görüyoruz. Kendisi iyi ama çevresi kötü diye bir laf vardır. Çevresi kötü olan bir lider zaten lider değildir. Liderin çevresi kötü olamaz. Bu bir savunma değil. Liderin çevresine egemen olması lazım. Ekibini yaparken şu şuranın genel müdürü, şu şuranın patronu, bunun şöyle bağlantıları var diye yönetim kurulu yapılamaz. Yaparsanız bu olur. Çebi'nin iyi bir lider olmadığını düşünüyorum. Ben ve ailem Çebi'ye başkanlığa aday olması için imza verdik ama oy vermedik. Çünkü Ahmet beyin yönetemeyeceğini düşünüyordum. Ahmet bey, bir önceki yönetimin bir parçası, daha önceki yönetimlerin devamıydı." diye konuştu.
– 135 milyon dolarlık coin, token ve dijital varlık projesi
Siyah-beyazlı kulübe 135 milyon dolar gelir getirecek dijital varlık projeleri olduğunu kaydeden Çimen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kısa, orta ve uzun vadeli projelerimiz var. Dijital varlıklarla ilgili limancılık ve endüstriyel faaliyetleri olan Uzakdoğu kökenli bir firmayla yaptığımız görüşmeler var. Bunlarla bir yıldır görüşmemiz vardı. Bütün değerleri topladığımızda 135 milyon dolarlık coin, token ve bazı dijital varlıkların olduğu prensip ve gizlilik anlaşmamızı yaptık. Stadımızın isim sponsorluğuyla ilgili önemli bir enerji firmasıyla ikili diyaloğumuz sürüyor. Önemli rakamlar konuşuyoruz."
Göreve geldiklerinde yapacakları ilk işin iç denetim olacağını anlatan Çimen, "Mali ve idari denetimi hızla yapacağız. Siz istediğiniz kadar gelir elde edin eğer giderlerinizi kapatmazsanız başarılı olamazsınız. Fikret Bey'in dönemi belki de Beşiktaş tarihinin en başarılı dönemlerinden biriydi. Stat açıldı, taraftarlar teveccüh gösterdi, kombineler, lisanslı ürünler satıldı ama geldiğimiz noktada borç arttı. Demek ki bir yanlış var. O dönemde giderler kontrol edilmediği için gelen büyük paralar hunharca gitti. Önce deliği tıkayacağız. Beşiktaş'ın kaynaklarını Beşiktaş'a kullanacağız. Beşiktaş'ın kaynaklarını bazı derneklere, hür iradeli insanların üzerinden çıkar sağlayan bazı insanlara harcatmayacağız." diye konuştu.
Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu'nun kendisini korkutmadığını belirten Çimen, "Spor Yasası'nı spor hukukçusu arkadaşlarımla beraber inceledik. Bu yasayı kaleme alanlarla çok konuştuk. Biz gelirimiz kadar harcayacağız. Spor Yasası da yasadan önceki harcamalarla ilgili 10 yıllık bir öteleme koydu. Biz gelirimizle giderimizi dengeleyerek, sportif başarı ve finansal çözümleri de hazırlayarak projelerimizi yaptık. Bizim derdimiz Beşiktaş'ı yönetmek. Ticari, kişisel çıkarlarımız, siyasi olarak bulunalım diye bir ikbal derdimiz yok. Beşiktaş'ı yönetmek istiyorsanız Spor Yasası sizi zorlamaz." ifadelerini kullandı.
Beşiktaş camiasındaki en büyük problemin güven olduğunu kaydeden Çimen, "Beşiktaş yönetimlerindeki, insanlarımızın birbirine karşı en büyük eksiği güven. Biz önce bu güveni tesis edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Adaylık başvurusu sürecinde çeşitli engellemelere maruz kaldıklarını ama bu durumun başkan Ahmet Nur Çebi'den kaynaklanmadığını anlatan Çimen, şunları aktardı:
"Marmaris'te bölge dernekleri bizi yemeklerine davet ettiler. Biz de kendimizi anlatacağız. Marmaris'teki yemeğin yapılacağı mekana bizi almamaları, girersek bize servis yapılmaması için telefonlar açılmış. Ben Beşiktaşlıyım, biz Fenerbahçeli miyiz? Biz gençlik zamanımızda kendimizi başka takımlı sananlardan da değiliz. Şu anda mevcut yönetimde böyle bir yönetici var. 2012 yılında Beşiktaş Dergisi'nde kendisi ifade etti. İmza sürecinde de yaşadık böyle sıkıntılar. Bütün derneklere telefonlar açıldı ama 'ağlıyorlar' demesinler diye çok dile getirmedik. 'Üyeleriniz imza verirse öncelikli bileti ve kombineyi unutun' diyorlar. Dernekler kimsenin tapulu malı değil, hepsinin üzerinde Beşiktaşlılar yazıyor. Böyle bir şey benim başkanlığımda asla olmayacak. Eleştirilmezsek ya da denetlenmezsek biz güç zehirlenmesine düşebiliriz. Şu anki durumda bize yaşatılan sıkıntılar da güç zehirlenmesi, Beşiktaş'ı tapulu malı gibi görmeleri. Beşiktaş, Beşiktaşlılarındır, kimsenin malı değildir. Ahmet Bey'e saygı duyuyorum. Nihayetinde Beşiktaş Kulübü'nün başkanıdır. Ahmet Bey'in bu işlere tevessül edeceğini düşünmüyorum. Demek ki bu bir koltuk kaybetme kaygısı değil başka bir kaygı. Bu yaşadıklarımın içinde Ahmet Bey'i bambaşka bir yere koyuyorum. Beşiktaş Kulübü başkanının, ticari hayatını saygıyla bildiğim bir insanın böyle bir şeye tevessül etmeyeceğini, bana ve arkadaşlarıma bu şekilde bir yaklaşımı olmayacağına kendim kadar eminim."
– "Altyapı geçmişi olan, üst yapıyla başarı hikayeleri olan bir sportif direktörle çalışacağız"
Futbol takımı özelindeki projelerini anlatan Çimen, "Futbol ve basketbolda özerk bir yapı hedefliyoruz. Sportif direktörümüz olacak ama sportif direktörümüz Beşiktaş'ta staj yapmayacak. Altyapı geçmişi olan, üst yapıyla başarı hikayeleri olan bir sportif direktörle çalışacağız. Muhtemelen yabancı olacak. Bununla ilgili Almanya, İngiltere, Hollanda ve İspanya'da ciddi çalışmalarımız var. Michael Reschke'den çok güzel bir Beşiktaş ve Türk futbolu raporu aldık. Ben Manga ile de görüşüyoruz. Eintracht Frankfurt küme düştü ama disiplin ve sabırla bir yerlere geldi. Frankfurt iki oyuncu yetiştirdi ve 105 milyon avroya o oyuncular satıldı. Bu mantıkla, bu vizyonla hareket eden sportif direktörlerle çalışacağız." değerlendirmesinde bulundu.
"Bizim insan yapımızla Avrupa'daki doğru yapılan işleri bir araya getirdiğimiz hibrit altyapı projemiz var." diyen Çimen, şunları söyledi:
"Her şeyi teknolojiyle takip edeceğiz. Akıl, bilim, liyakatle altyapımız scoutingimiz yapılacak. Biz Borussia Dortmund'tan büyük takımız. Dortmund'un bütün Almanya'da taraftarı belki bir milyondur ama takım sadakatleri, kombine sadakatleri ortada. Bizim bir şampiyonluğumuzda Beşiktaş'ta bir milyon insan oluyor. Beşiktaş markasının kimse farkında değil. Tedavi Beşiktaş'ın kendisi. 119 yıllık bir camianın değerinin biz farkındayız. Taraftar yönetim kuruluna güvenecek. Beşiktaş'ı Beşiktaşlılar yönetecek deyince sen birine mi laf atıyorsun diyorlar. Ben kimseye laf atmıyorum ama üstüne alınan varsa da alınsın. Bu bizim katılımcı yönetim biçimimizi anlatıyor. Taraftarlarımızın projelerini, iş geliştirme fikirlerini almazsak, bunları beraber geliştirmezsek nasıl güven sağlayabiliriz? O zaman diğerleri gibi oluruz. Zaten şikayet ettiğimiz durum o. Biz ortak akılla bu işi başaracağız."
Futbol takımın mevcut teknik direktörü Valerien Ismael ile seçim öncesi sözleşme imzalanmasını doğru bulmadığını vurgulayan Çimen, "Valerien Ismael'in sözleşmesinin doğru şekli 8 hafta+1 yıl olmalıydı. Ismael ile çalışmayacağız diyelim, 800 bin avro tazminatı var. Yabancı sportif direktörümüzü belirleyip Ismael ile beraber oturup bir durum değerlendirme yapacağız. Ismael'in 8 haftada 8 galibiyet almasını çok isterdim. Beşiktaşlıyım ben, kaybetmesini asla istemem. Ismael heyecanlı, genç, hiç de fena CV'si yok ama belki hoca bu sistemde çalışmak istemeyecek ve gitmek isteyecek. Gitmek isteyene tazminat ödenmez. Başkanımız, 'Abdullah Avcı kendi gitmek istedi' dedi üstüne para ödedik. Meğer biz göndermişiz. Ismael gitmek isterse para ödememiz söz konusu olmaz. Gördüğüm kadarıyla karakterli ve ilkeli bir adam. Bu özelliğini beğeniyorum." diye konuştu.
Beşiktaş'ta sözleşmelerin doğru yapılmadığını anlatan Çimen, "Sözleşmeler Beşiktaş bazlı değil menajer bazlı yapılıyor. Beşiktaş burada da kaybediyor. Biz doğru sözleşmeler yapacağız. Karius gibi kiralık bir adama tazminat ödedik. Kulüpler Birliği 'pandemide para ödemeyin' dedi, böyle bir karar aldı ve Karius gitti. Biz de kiralık oyuncuya tazminat ödemek zorunda kaldık. Kulüpler Birliğinin UEFA'da ne statüsü var?" ifadelerini kullandı.
Seçime katılacak kongre üyelerinin Çebi yönetimine tepki göstermek için değil projelerine oy vereceklerini kaydeden Çimen, "Biz bu seçimi alacağız. Hür iradeli genel kurul üyelerine inanıyoruz. Tepki oyu değil projelerimize oy verecekler. Ahmet Bey, Fikret Bey tepkisiyle geldi, 'hesap soracağım' dedi. Geçmişte içinde olanlardan hesap soramazsınız. Beşiktaş'ın kaybedilen paralarıyla ilgili açılan davalara müdahil oldular, istinafa götürdüler, bazılarını zaman aşımına uğrattılar. Biz Beşiktaş'ın lehine olan, yönetimin önünü tıkadığı, belli davaları açmadığı konularda Beşiktaş'ın menfaatleri neyse onu yapacağız." diyerek sözlerini tamamladı.