TBMM (AA) – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet'in kuruluşundan 2002'ye kadar 713 milyar dolar harcayarak Türkiye ekonomisini dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri haline getiren ve 1999 yılında G20 ligine davet edilen Türkiye var. 2002'de iktidar oluyorsunuz, 2 trilyon 631 milyar dolar harcıyorsunuz, Türkiye 23'üncülüğe geriliyor." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, salonda bulunanların slogan atması üzerine, söylemlerinin dikkatle dinlenmesini ve Türkiye sathında seslendirilmesini istediğini söyledi.
Sloganın ötesine geçmek zorunda olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, halkın iktidarının halka güçlü bir güven vermek zorunda olduğunu, bu nedenle herkesin sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
Bu ülkeyi "haramiler ve onların taşeronlarına" teslim etmeyeceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Baskılar, engellemeler, yargı kararları var, biliyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar, inandığımız yolda kararlılıkla yürüyeceğiz." diye konuştu.
Gezi Parkı olaylarına ilişkin davada mahkum edilenleri "mağdur" olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, bu kişilerin ailelerini ziyaret ettiğini anımsattı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Vera'yı ve Ege'yi kucakladım. Onlar demokrasiye sahip çıkan, savunan; bu ülkede hakkı, hukuku ve adaleti gerçekleştirmek için mücadele edenlerin aileleri. Onlar haksız, hukuksuz bir şekilde hapse atıldılar. Sanıyorlar ki onlar yalnızlar. Onlar asla yalnız olmayacak; onlarla, aileleriyle, düşünceleriyle, idealleriyle beraber olacağız. Mücadelemiz, demokrasi, insan hakları, yargı bağımsızlığı, kadın-erkek eşitliği, hakkı hukuku bu ülkede inşa etme mücadelesidir."
– "Durduk yere Hazine 272 milyar lira yük altına giriyor"
Kılıçdaroğlu, Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, Cumhuriyet'in kuruluşundan AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılına kadar Türkiye'ye hizmet eden 57 hükümetin toplam 713 milyar dolar harcadığını, 2002 yılından bu yana ise toplam 2 trilyon 631 milyar dolar harcandığını aktararak, "Cumhuriyet'in kuruluşundan 2002'ye kadar 713 milyar dolar harcayarak Türkiye ekonomisini dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri haline getiren ve 1999 yılında G20 ligine davet edilen Türkiye var. 2002'de iktidar oluyorsunuz, 2 trilyon 631 milyar dolar harcıyorsunuz, Türkiye 23'üncülüğe geriliyor." sözlerini sarf etti.
İktidarın yaptığı bir şeker veya gübre fabrikasının gösterilmesini isteyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Neyi yaptılar? Cumhuriyet'in 57 yılda yapılan bütün fabrikalarını sattılar. O parayı da yediler. Nasıl bir güçle ve bir sorumsuz anlayışla devletin yönetildiğini hepimizin bilmesi lazım. İnançları, kimlikleri kullanarak insanların farklı yönlere dikkatini çekip öbür taraftan milyarları götürdüler. Bu paraları ne yaptılar? Şeker, gübre fabrikası yok. İş Bankası, Ziraat Bankası gibi bir banka yok. Demir ağlarla mı ördüler? O da yok. Var belli yatırımlar ama bu paraya göre çekirdek kalır. Tarihimizde eşi görülmedik şekilde bir soygun düzenini başlattılar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni borç batağıyla karşı karşıla getirdiler."
Hazine ve Maliye Bakanlığının kendi vatandaşından aldığı borcun yüzde 67'sinin döviz ve altından oluştuğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Parantez içinde 'milliyetçi' olduğunu söyleyen Bahçeli de 'Evet dövizle borçlanırsın, Türk lirasının değeri kalmadı' diyor. Parantezi kapatalım. Her kur arttığında hem borcun hem faizin artıyor. Bu yılın başında merkezi yönetim borç stoku 2 trilyon 747 milyar liraydı. Bu yılın ilk üç ayında döviz arttı, Türk lirası eridi; altın yükseldi, Türk lirası eridi. Bu borç, 3 trilyon 19 milyar liraya çıktı. Parayı verenler kimler? Bu salondakilerden hiç birisi gidip de AK Parti hükümetine veya devlete borç vermedi. Bir avuç insan verdi. Bu yılın ilk 3 ayında 2 trilyon liralık borç 3 trilyon 19 milyar liraya çıkıyor, durduk yere Hazine 272 milyar lira yük altına giriyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Ekonominin doğru yönetilmesi" halinde 272 milyar lirayla neler yapılabileceğinin araştırılmasını istediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, bu tutarla emeklilere asgari ücret tutarında bayram ikramiyesinden çiftçilere verilen desteğin 3 katına çıkarılmasına, açlık sınırının altında gelirle yaşayan 4 milyon haneye bu yıl 5 bin liralık gıda ve 4 bin liralık enerji çeki verilmesinden 2022 yılında petrol ve doğal gazdan alınan ÖTV'nin sıfırlanmasına kadar birçok icraatın yapılabileceğini anlattı. Kılıçdaroğlu, "Beşli çeteye ve yandaşlarına sağlanan mali imkanların büyüklüğünü görüyor musunuz? Bütün arkadaşlarımdan rica ediyorum, gittiğiniz her yerde bu örnekleri verin. Milyonlar beşli çeteye çalışıyor." diye konuştu.
– "Sormazsan ağzındaki lokmayı da alacaklar"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, çiftçilerden, AK Parti'li milletvekillerine ve bakanlara, Türkiye'de 35 milyon dekar alanın neden ekilmediğini sormasını istedi.
Toprak Mahsulleri Ofisi'nin "Ofis, çiftçinin kara gün dostudur" söylemini anımsatan Kılıçdaroğlu, "Şimdi Ofis, ithalatçıların dostu haline geldi." ifadesini kullandı.
TMO'nun, buğday üreticisinden tonunu 2 bin 250 liradan aldığı buğdayı, 6 bin 700 liradan ithal ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bizim çiftçiye ton başına 6 bin 700 lira verseydi ne olurdu? Bizim çiftçi, hem bizi hem Orta Doğu'yu beslerdi. AK Parti iktidarı kimden yana? Üretimden, emekten, alın terinden yana mı, beşli çetelerden, tefecilerden yana mı? Bu soruyu soracaksın çiftçi kardeşim. Sormazsan ağzındaki lokmayı da alacaklar." görüşünü paylaştı.
Kemal Kılıçdaroğlu, Aynur Doğan'ın söylediği bir Kürtçe şarkıya değinerek, sözlerini aktardı. Şarkının, Şener Şen ve Meltem Cumbul'un rol aldığı Gönül Yarası isimli filmdeki bir sahnede kullanıldığını, Kürtçe bilmeyen bir kadını canlandıran Cumbul'un bu şarkıyı dinlerken ağladığını anlatan Kılıçdaroğlu, "Türkiye'yi bu noktaya getirmemeliyiz. Diyarbakır'a gittim, dengbejleri, öykülerini dinledim. Onlar, bizim kültürümüzün bir parçası, onları nasıl reddedebiliriz? İnsanları nasıl suçlayabiliriz? Kürtçe bir şarkı okudu diye nasıl yasak getirebiliriz? 21. yüzyılda yaşıyoruz. Her şarkı bizim şarkımız, her türkü bizim türkümüz." düşüncesini dile getirdi.
Bu konuda sosyal medya hesabından paylaşımda bulunduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Trollerini harekete geçirdiler. Benim için 'Kılıçdaroğlu sus' kampanyası açtılar. Sizin feriştahınız gelse ben susmam. Rengarenk bir ülkede yaşayacağız. Ebruli olacak. Her şey güzel olacak, kucaklaşacak. Bu ülkeye barışı, huzuru getireceğiz. Herkes türküsünü, şarkısını özgürce söyleyecek." dedi.
"Türkiye'nin adım adım 12 Eylül karanlığına sürüklenmek, bir darbe zihniyetinin egemenliğine sokulmak istendiğini" iddia eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi, birlik ve beraberlik içinde bu durumdan çıkaracaklarını söyledi.
(Sürecek)